The number of
people who learn Turkish as a foreign language is increasing day by day. With
the inclusion of foreign nationals in teaching, the importance of Turkish is
increasing. Some of the learners of Turkish as a foreign language are studying
in TÖMER, but some of them are directly starting their education life from
primary school. It is necessary to be rich in term of the vocabulary of foreign
students to be able to adapt to the Turkish education system, accurately and
effectively. Vocabulary is the most basic element of the language which is the
same as the society. In this research aimed at measuring the vocabulary of 8th
grade students in secondary school, a screening model was used from
quantitative research methods. Vocabulary of 8th grade middle school foreign
students studying in Malatya during the 2017-2018 academic year were measured.
The "Vocabulary Scale" adapted by Fire and Fog (2016), "Reading
Anxiety Scale" developed by Altunkaya and Erdem (2015) and "Listening
Anxiety Scale" developed by Rpe (2015) were used as data collection tools
in the study. All the activities related to other unknown words in the 8th
grade Turkish textbook of the middle school were determined by the researchers.
Opinions were received that one of these words should be asked in the 8th grade
students in the context of the research. It was determined which words should
be asked in line with the opinions received from three TOMER lecturers and two
field experts. Data collected from students were analyzed by SPSS program. As a
result of the correlation analysis, there was a very weak relationship between
Reading Awareness and word information and a significant negative correlation
(r = -0.207; p = 0.038 <0.05). Regression analysis was used to determine the
causal relationship between vocabulary and reading anxiety (F = 4,412; p =
0,038 <0.05). As a determinant of the reading anxiety level, the
relationship with the word information variables (explanatory power) was found
to be weak (R2 = 0.033). The vocabulary of learners decreased the anxiety of
reading (ß = -0,207). In this case, it can be said that the vocabulary of the
students will reduce the anxiety situations. There is no
significant difference in the effect of vocabulary on listening anxiety. In
this case, it can be concluded that there is no relationship between vocabulary
and listening concerns of students. On the other hand, there is a moderate,
positive relationship between listening anxiety and reading anxiety.
Yabancı dil olarak Türkçe öğrenenlerin sayısı gün geçtikçe fazlalaşmaktadır.
Yabancı uyrukluların da öğretime dahil olmasıyla Türkçenin önemi artmaktadır.
Yabancı dil olarak Türkçe öğrenenlerin bir kısmı TÖMER’lerde öğrenim görürken
bir kısmı doğrudan ilkokuldan itibaren öğrenim hayatlarına başlamaktadırlar.
Yabancı uyruklu öğrencilerin doğru ve etkili bir şekilde Türk eğitim sistemine
adapte olabilmeleri için kelime hazinelerinin zengin olması gereklidir. Kelime
hazinesinin, toplumun aynası olan dilin en önemli noktasında olduğunu söylemek
mümkündür. Ortaokul 8. sınıf öğrencilerinin kelime hazinelerinin ölçülmesini ve
bunun dinleme ve okuma kaygısına ne denli etki ettiğini araştırmayı amaçlayan
bu araştırmada, nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli kullanılmıştır.
Malatya’da 2017-2018 öğretim yılında öğrenim gören 8. Sınıf ortaokul yabancı
uyruklu öğrencilerin kelime hazineleri ölçülmüştür. Araştırmada, Ateş ve Sis
(2016) tarafından uyarlanan “Kelime Bilgisi Ölçeği”, Altunkaya ve Erdem
tarafından geliştirilen (2015) “Okuma Kaygısı Ölçeği” ve Halat (2015)
tarafından geliştirilen “Dinleme Kaygısı Ölçeği” veri toplama aracı olarak
kullanılmıştır. Ortaokul 8. sınıf Türkçe ders kitabında yer alan bilinmeyen kelimelere
yönelik etkinlikler araştırmacılar tarafından belirlenmiştir. Bu kelimelerin
hangisinin ortaokul 8. Sınıf öğrencilerine araştırma kapsamında sorulması
gerektiğine dair uzman görüşü alınmıştır. Üç TÖMER okutmanından ve iki alan
uzmanından alınan görüşler doğrultusunda hangi kelimelerin sorulması gerektiği
belirlenmiştir. Öğrencilerden toplanan veriler SPSS programıyla analiz
edilmiştir. Yapılan korelasyon analizi sonucunda okuma kaygısı ve kelime
bilgisi arasında çok zayıf, negatif yönde anlamlı ilişki
bulunmaktadır(r=-0.207; p=0,038<0.05). Kelime bilgisi ile okuma kaygısı
arasındaki neden sonuç ilişkisini belirlemek üzere yapılan regresyon analizi
anlamlı bulunmuştur (F=4,412; p=0,038<0.05). Okuma kaygısı düzeyinin
belirleyicisi olarak kelime bilgisi değişkenleri ile ilişkisinin(açıklayıcılık
gücünün) zayıf olduğu görülmüştür(R2=0,033). Öğrencilerin kelime
bilgisi okuma kaygısını azaltmaktadır (ß=-0,207). Bu durumda öğrencilerin
kelime hazinelerinin zenginleşmesi ile kaygı durumlarının azalacağı
söylenebilir. Kelime bilgisinin dinleme kaygısı üzerine olan etkisinde
bakıldığında anlamlı bir farkın bulunmadığı görülür. Bu durumda öğrencilerin
kelime hazineleri ile dinleme kaygıları arasında bir ilişkinin bulunmadığı
sonucuna ulaşılabilir. Diğer yandan dinleme kaygısı ve okuma kaygısı arasında
orta, pozitif yönde anlamlı ilişki bulunduğu görülür.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 30, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 20 Issue: 1 |
2017 INUEFD This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.