Uluslararası
hukuk ve ulusal hukuk ilişkisini ulusal hukuk perspektifinden açıklayan klasik
teorik görüşler, bu iki hukukun tek bir hukuk sisteminin parçaları olduğunu
savunan monist görüş ile bu iki hukukun birbirinden tamamen ayrı düzlemlerde
var olan iki farklı hukuk düzenini temsil ettiğini savunan düalist görüştür.
Türk Anayasal sisteminin bu görüşlerden hangisini kabul ettiği meselesi
günümüze kadar pek çok hukukçu ya da akademisyen tarafından tartışılmış olmakla
beraber, üzerinde henüz bir fikir birliğine varılamamıştır. Literatüre
bakıldığında konuyla ilgili birbirinden oldukça farklı görüşlerin, çok çeşitli
kurgularla savunulduğu görülmektedir. Türkiye’nin en ileri gelen anayasa
hukukçuları ve uluslararası hukukçuları dahi konuyu irdelerken kimi zaman
birbirine tamamen zıt değerlendirmeler yapmış ve sonuçlara varmışlardır. Bu
çalışma, aynı kabul noktasından hareket edip, aynı donelerin incelenmesiyle bu
denli farklı yargılara varılmasının sebeplerini ortaya koymak ve bunlardan yola
çıkarak, yeni bir bakış açısıyla aynı konuyu bir kez daha inceleyerek
literatüre bir katkı yapmayı hedeflemektedir. İncelemeler esnasında Avrupa
Birliği hukukuna özgü bir takım kavramlara başvurulmasının kavramsal karmaşaya
neden olan bazı mefhumların açıklığa kavuşturulmasında fayda sağlayacağı
düşünülmektedir. Konunun yeniden analizi sonucunda Türk hukuk sisteminin monist
bir yapının özelliklerini sergilediği vargısı, temel gerekçeleri ve
tartışmalarıyla birlikte ortaya konacaktır.
düalizm Anayasa m.90 uluslararası andlaşmalar self-executing andlaşmalar AB hukuku doğrudan uygulanabilirlik doğrudan etki tüzük direktif Monizm direktif
The theoretical views, which explain international law
- internal law relationship from a national law perspective are: the monist
view that accepts those two laws as parts of a single body of law; and the
dualist view that accepts the two laws as representing two separate and
different sets of laws, which exist in completely different planes. The
question on which of the two approaches has the Turkish Constitutional system
adopted has been the focus of many debates by the legal scholars; yet, as of
today, no consensus upon the subject could be reached. Scanning the literature,
it is observed that dissimilar opinions that vary immensely have been argued
with differing illustrations. Even
Turkey’s most notable constitutional law scholars and international law
scholars have, from time to time, come up with completely opposite assessments
and ended up with opposite conclusions. This paper aims to reveal the reasons
for drawing such different conclusions from the same data, and in the light of
those findings re-examine the subject with a fresh perspective, hence,
contribute to the literature. It is conceived that referring to some of the
concepts peculiar to the European Union law might be beneficial to elucidate
some notions that are the source of conceptual complexity. Consequently, the
conclusion that the Turkish legal system represents the peculiarities of a
monist structure will be drawn with its rationales as a result of the re-analysis of the subject.
Monism dualism Turkish Constitution Art.90 international treaties self-executing treaties EU law direct applicability direct effect indirect effect regulations directives
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2018 |
Gönderilme Tarihi | 23 Mayıs 2018 |
Kabul Tarihi | 30 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 9 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.