The Phrygians, considered among the most important civilizations of the Anatolian Iron Age, had great respect for Matar-
Kybele. The goddess, who is the key element of the belief system that is clearly understood today, is reflected in different
ways by the Phrygians. It is also known that the goddess not only was directly reflected in masterpieces such as sculpture
and high relief by the Phrygians, but also was evaluated in the form of idol-shaped representations. This study is intended
to explain that the Phrygian fibulae are reflected in catch plates as a representation of Matar-Kybele idols that we can
evaluate within the scope of symbolism and which we recognize from different Phrygian artefacts . Starting with the Type
XII-7A, which are one of the earliest examples of Phrygian fibulae, the goddess appearance has evolved into a standard
and characteristic feature over time.
Anadolu Demir Çağı’nın en önemli uygarlıkları arasında sayılan Frigler, Matar-Kybele Kültü’ne büyük saygı duymuşlardır.
Söz konusu toplum için neredeyse doğanın bizzat kendisi konumunda yer aldığı, çeşitli kültür ögeleri aracılığıyla doğrulanan
inanç sisteminin başlıca ögesi olan tanrıça, Frigler tarafından farklı biçimlerde yansıtılmıştır. Tanrıçanın, Frig sanat
eserlerinde doğrudan betimlendiği heykel ve yüksek kabartma gibi eserler olabildiği gibi, aynı zamanda idol biçimli temsili
ögeler çerçevesinde değerlendirildiği de bilinmektedir. Çalışmamız, sembolizm kapsamında değerlendirebileceğimiz ve
farklı Frig ögelerinden tanıdığımız Matar-Kybele idollerinin temsili olarak Frig fibulalarının iğne tutamak plakalarında
yansıtıldığına inandığımız görünümünü açıklamaya yöneliktir. Çok sayıda alt grup kapsamında değerlendirilen Frig
fibulalarının en erken örnekleri arasında sayılan Tip XII-7A fibulaları ile başlatılan temsili tanrıça görünümü zamanla
standart ve karakteristik bir özelliğe dönüşmüştür.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | MAKALELER/ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | January 31, 2019 |
Submission Date | August 6, 2018 |
Published in Issue | Year 2019 Issue: 11 |