11 Eylül hem akademik hem de siyasal alanda çokkültürlülük karşıtı söylem için milat oldu. Birçok batı ülkesinde 1970'li yıllarda çeşitliliği yönetmenin bir aracı olarak ortaya çıkan çokkültürlülük, ülkelerin milli kimlik ve devletleşme tecrübesine bağlı olarak uygulandı. 11 Eylül sonrası sosyo-politik ikliminde, birçok ülke göçmenlerin ve özellikle Müslümanların yeni gerçekleri ile yüzleşmektedirler. Paralel yaşamlar ve gettolaşma, Müslümanların ayrışması, kamu desteğinin azalması, kimlik kaybı gibi sosyal kaynaşma meseleleri bu gerçeklerin seçici okumasını oluşturdu. Sonuçta çokkültürlükten ricat ve asimilasyona yeniden dönmek çağrıları yapılmaya başlandı. Bu makale çokkültürlülüğe yöneltilen bu türden eleştirileri, İngiltere ve Avustralya örnekleri bağlamında ve göçmenlik meselesi ile sınırlı olarak tartışmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 18, 2011 |
Published in Issue | Year 2011 Volume: 3 Issue: 23 |