In
the clinical decision-making process, health professionals take the role of
advocate of patients and try to make the right decision about them. However, to
manage this process quickly, health professionals benefit from their implicit
knowledge and instincts often. Unfortunately, decisions taken with
implicit knowledge and instincts in a globalizing world may not always be
considered correct. Knowledge and critical thinking are the most important ways
of making correct, reliable, effective and quality decisions. While it is
possible to reach information through scientific means, critical thinking can
only be provided from a philosophical point of view.
The
aim of this article is to draw attention to the fact that health professionals
should benefit from science and philosophy in the clinical decision-making
process.
Klinik
karar verme sürecinde sağlık profesyonelleri bireylerin savunucu rolünü
üstlenerek onlar hakkında en doğru kararı vermeye çalışırlar. Ancak çoğu zaman,
bu süreci hızlı yönetebilmek adına sağlık profesyonelleri örtük bilgilerinden
ve içgüdülerinden yaralanmaktadır. Küreselleşen dünyada örtük bilgiler ve
içgüdüler ile alınan kararlar maalesef her zaman doğru kabul edilmeyebilir.
Doğru, güvenilir, etkin ve kaliteli karar vermenin en önemli yolu bilgi ve eleştirel düşünmedir. Bilgiye
bilimsel yollarla ulaşmak mümkün iken eleştirel düşünme ancak felsefi bir bakış
açısı ile sağlanabilir.
Bu
makalenin amacı, sağlık profesyonellerinin klinik karar verme sürecinde bilim
ve felsefeden yararlanması gerektiğine dikkat çekmektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Health Care Administration |
Journal Section | Derleme |
Authors | |
Publication Date | November 30, 2019 |
Acceptance Date | November 30, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 4 Issue: 3 |