In the Stockholm Declaration, it states that “ The emergency in terms of medicine is characterized by the acute and unforeseeable imbalance between the capacity and sources of the medicine profession within a certain period of time and the requirement of people affected by the emergency situation or people whose health are under threat.” Since potential exposure from the inner and outer stimulus is higher for the organism that is developing in physiological and psychological sense, childhood period is a risky period without considering causation. All of the risks cover the child, family and society. In risk evaluation, live, protection, development and participation rights of child shall be basis in humane and legal sense. Considering the fact that child is the subject of the social life, the damages that may happen should be realized before creating domino effect and injuries should be treated and they should be prevented with precautions that are the dynamo of themselves. Convention on the rights of children gives right to all of us in particular to pediatricians like us to warn and remind states of their duties in the event of failure to abide by these rights to protect the children from risky situations. Reasonable and practical approaches shall be produced with evaluations conducted in the scope of the health, security and education in case of emergency. J Clin Exp Invest 2015; 6 (3): 324-330
Stockholm Bildirgesi’nde, “Tıp açısından olağan dışı durumlar, belirli bir zaman dönemi içerisinde tıp mesleğinin kapasite ve kaynakları ile olağan dışı durumdan etkilenen kişilerin veya sağlığı tehdit altında olan insanların gereksinimleri arasında akut ve önceden görülemeyen bir dengesizlikle karakterizedir” denmektedir. Fizyolojik ve psikolojik anlamda gelişmekte olan bir organizmanın iç ve dış uyaranlardan etkilenme potansiyeli yüksek olduğundan, nedensellik gözetmeksizin çocukluk dönemi riskli bir dönemdir. Bu risklerin tümü çocuğu, aileyi ve toplumu kapsar. Risk değerlendirmesinde çocuğun; Yaşama, korunma, gelişme ve katılım hakları insani ve dahi hukuki anlamda temel alınmalıdır. Çocuğun toplumsal yaşamın öznesi olduğunu göz önünde bulundurarak meydana gelecek zarar domino taşı etkisi yaratmadan önce fark edilmeli, oluşan yaralanmalar tedavi edilmeli ve kendi kendinin dinamosu olacak önlemlerle yinelenmesi engellenmelidir. Çocuk Hakları sözleşmesi riskli durumlardan çocukları korumak üzere başta bizim gibi çocuk doktorları olmak üzere herkese bu haklara uyulmadığı taktirde uyarı yapılması ve devletlere bu konudaki görevlerinin hatırlatılması hakkını vermektedir. Olağan üstü durumlarda sağlık, güvenlik, eğitim kapsamında yapılan değerlendirmelerle akılcı ve pratik yaklaşımlar üretilmelidir.
Anahtar kelimler: Olağanüstü, göç, çocuk, savaş, afet
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Collection |
Authors | |
Publication Date | October 25, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Volume: 6 Issue: 3 |