In parallel with the development of technology, the diversification of art has brought out digital painters and designers, so the understanding of museology and exhibition has also changed. As digital art makes the viewer a part of the work of art, in other words, it causes them to become completely active, museum visitors have moved from the position of spectator to a position where they experience the work of art and indirectly contribute to the art.
In our age where the artistic transfer of technology has moved from the gallery to the museum or shopping center, with the emergence of digital museums, we are faced with the fact that works of art use digital technologies as one of the production methods, in other words, they have turned digital technologies into existential objects.
In this study, the use of technology in the field of art and the pioneering artists (Nam June Paik, Refik Anadol et al.), the way they use technology in their own age and the media reflected in their arts has been studied. In recent years, the concept of museum has turned into a whole that should be perceived from multiple perspective.
The changing concept of museum can come together with the audience in different locations and places with the effective use of digital technologies (such as exhibition areas, galleries, shopping malls) and at the same time, it is moving in a direction that is more focused on the audience experience than the work, with exhibitions where interactive sharing is increasing. The functioning of these concepts in our age when the artwork produced by NFT is popular. This article contains an overview and comment on these matters.
Teknolojinin gelişmesiyle paralel olarak sanatın çeşitlenmesi dijital ressam ve tasarımcıları ortaya çıkarmış böylelikle müzecilik ve sergileme anlayışı da değişime uğramıştır. Müze ziyaretçileri dijital sanatın izleyiciyi sanat eserinin bir parçası haline getirmesiyle bir başka deyişle tamamen aktif bir hale gelmelerine yol açmasıyla izleyici konumundan çıkarak sanat eserini deneyimleyen ve sanata dolaylı katkı sunan bir konuma ulaşmıştır.
Teknolojinin sanatsal aktarımının galeriden müzeye veya alışveriş merkezine taşındığı çağımızda dijital müzelerin ortaya çıkmasıyla birlikte sanat eserlerinin de dijital teknolojileri üretim yöntemlerinden biri olarak kullanan bir başka ifadeyle dijital teknolojileri varoluşsal bir obje haline getirdiği gerçeğiyle karşılaşmaktayız.
Bu çalışmada teknolojinin sanat alanında kullanılması ve bu konuda öncü olan sanatçılar (Nam June Paik, Refik Anadol vd) ve onların kendi çağında teknolojiyi kullanma şekli ile sanatlarına yansıyan medya biçimi çalışılmıştır. Çağımızda müze kavramı çok yönlü algılanması gereken bir bütüne dönüşmüştür.
Değişen müze kavramı dijital teknolojilerin etkin kullanımıyla birlikte farklı konum ve yerlerde izleyiciyle bir araya gelebilmektedir (Sergi alanları, galeriler, AVMler gibi) ve aynı zamanda interaktif paylaşımların arttığı sergilemelerin yer aldığı, eserden çok izleyici deneyimi odaklı bir yöne ilerlemektedir. NFT ile üretilen sanat eserinin popüler olduğu çağımızda bu kavramların işleyişi konuları ele alınmıştır. Bu yazı bu kavramlara genel bir bakış açısı ve yorumu içerir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Museum Education |
Journal Section | Review Articles |
Authors | |
Early Pub Date | November 1, 2023 |
Publication Date | November 16, 2023 |
Submission Date | October 5, 2023 |
Acceptance Date | October 29, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License