İstanbul Resim ve Heykel Müzesi(İRHM), Atatürk’ün talimatıyla Dolmabahçe Veliaht Dairesi’nde 1937 tarihinde açıldı. Ülkemizdeki ilk plastik sanatlar müzesi olma özelliğini taşıyan İRHM’nin oluşum süreci ise bu tarihten önce başlar. Osmanlı döneminde 1882’de kurulan Sanayi Nefise Mektebinin kurulduğu yıllar bu oluşum sürecinin başlangıcıdır. Müzenin gerekliliği o zamandan hissedilmiş bunun için çeşitli girişimler başlatılmıştır. Müze koleksiyonu’nu oluşturmak için Batılı resim sanatının büyük ustalarına ait eserlerin satın alınması ve Müze-i Hümayun’da sergilenmesi için bir müze bütçesi oluşturulur. Fakat bu çaba dönemin şartları nedeniyle istenilen şekilde yapılamaz. Büyük ustaların yapıtlarını alacak yeterli para sağlanamayınca bu yapıtların kopyalar yaptırılır. Türk ressamlardan da eser alınır. Böylece “Elvah-ı Nakşiye” koleksiyonu oluşturulur. Osman Hamdi’nin bu hayali ondan sonra görevi devrelan kardeşi Halil Edhem gerçekleştirir. Edhem Bey’in çabaları sonucu 1917’de “Âsâr-ı Nakşîye Müzesi” kurulur. Halil Edhem'in önayak olduğu bütün bu girişimler, 1937'de açılacak olan İstanbul Resim ve Heykel Müzesi'nin ön aşamalarını oluşturmuştur.
1937 yılında müze, Elvah-ı Nakşiye Kolleksiyonu, Dolmabahçe Sarayı, Topkapı Sarayı Müzesi ve 50 yıllık Türk Resmi Sergisinden seçilen resimler, bakanlıklar ve diyer devlet dairelerinden toplanan üç yüze yakın eserden oluşmaktadır. Sonraki yıllarda müze yapılan sergiler ve yarışmalardan başarılı bulunan sanat yapıtları satın alma yöntemiyle koleksiyona dahil edilmiştir.
Bu makale, 1883 ve 1960’li yıllar arasını kapsayan, İRHM’sinin heykel koleksiyonu ve bu koleksiyonun oluşum serüceni heykel sanat tarihi açısından ele almaktadır. Bu amaçla Türk heykelinin gelişim sürecini etkileyen faktörler müze koleksiyonunda yer alan yapıtlar üzerinden araştırılmış ve müzenin türk heykel sanatı için önemi ortaya konulmuştur. Heykel Sanatımız açısından önemli bir belleğe sahip İRHM’si heykel sanatının öğretildiği bir çok eğitim kurumuna sergilediği heykel koleksiyonu ile plastic anlatım biçimine dair geçmişten günümüze görsel bir tecrübenin aktarım ve paylaşım alanı olmuştur.
Yayınlamayı düşündüğüm makale etik kurul raporu gerektirmemektedir.
1
The Istanbul Painting and Sculpture Museum (IPSM) was opened in 1937 in the Dolmabahçe Crown Prince's Palace under the instruction of Atatürk. The formation process of IPSM, which holds the distinction of being the first plastic arts museum in our country, began before this date. The years when the Sanayi Nefise School was established in 1882 during the Ottoman period mark the beginning of this formation process. The necessity of a museum had been felt even back then, leading to various initiatives. Efforts were made to create a museum budget to purchase works of great Western masters of painting to form the museum collection, and for these works to be exhibited at the Müze-i Hümayun (Imperial Museum). However, due to the conditions of the time, this effort could not be carried out as desired. When sufficient funds to purchase the works of great masters could not be obtained, copies of these works were commissioned. Works from Turkish painters were also acquired, thus forming the "Elvah-ı Nakşiye" collection. After Osman Hamdi Bey, his brother Halil Eldem took over the responsibility for realizing this dream. Thanks to Eldem Bey's efforts, the "Âsâr-ı Nakşîye Museum" was established in 1917. All of these initiatives spearheaded by Halil Eldem constituted the preliminary stages of the establishment of the Istanbul Painting and Sculpture Museum, which would open in 1937.
In 1937, the museum consisted of the Elvah-ı Nakşiye Collection, Dolmabahçe Palace, paintings selected from the Topkapı Palace Museum and the 50-year Turkish Official Exhibition, as well as nearly three hundred works collected from ministries and other government offices. In the following years, successful artworks from exhibitions and competitions were added to the collection through purchase.
This article focuses on the sculpture collection of IPSM and its formation journey between 1883 and the 1960s, from the perspective of Turkish sculpture art history. For this purpose, the development process of Turkish sculpture was investigated through the works in the museum collection, and the significance of the museum for Turkish sculpture art was emphasized. IPSM, with its important memory for our Sculpture Art, conveys significant experience about the plastic expression of sculpture, to many educational institutions and artists where sculpture is taught.
1
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Art Education (Other) |
Journal Section | Review Articles |
Authors | |
Project Number | 1 |
Early Pub Date | October 29, 2023 |
Publication Date | November 16, 2023 |
Submission Date | October 6, 2023 |
Acceptance Date | October 29, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License