Amaç: Septum pellucidum (SP), lateral ventrikülün medial duvarını meydana getiren iki laminanın oluşturduğu ince tabakadır. Laminalar birleşmediğinde cavum septum pellucidum (CSP) veya Cavum Vergae (CV) adı verilen bir kavite oluşur. CSP patolojik önemi tam olarak aydınlatılamamış, gelişimsel bir anomalidir. CSP nöropsikiyatrik hastalıklarla, özellikle şizofreni ile ayrıca post-travmatik stres bozukluğu, Tourette hastalığı ile tekrarlayan ve ciddi kafa travmasına maruz kalan kişilerde sık görülmektedir. Ancak literatürde CSP morfolojisini sağlıklı bireylerde inceleyen çalışma sayısı çok azdır. Bu nedenle çalışmamızda septum pellucidum morfolojisini ve varyasyonlarını değerlendirmeyi amaçladık.
Yöntem: Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi/Sakarya Eğitim Araştırma Hastanesine başvuran ve Magnetik Resonans Görüntüleme (MRG) ile beyin görüntülemesi gerçekleştirilen 509 hastada septum pellucidum morfolojik açıdan retrospektif olarak değerlendirilmiştir.
Bulgular: Olguların %11,98’inde CSP, %1,38’inde CV saptanmıştır. CSP saptanan bireylerin %55,74’ü erkek iken %44,26’sı kadındı. Çalışmada CSP uzunluğu ortalama 7.71±2,95 mm iken yüksekliği 2.80±1,12 mm olarak ölçüldü. SP uzunluğu ise ortalama 30.98±7,36 iken yüksekliği 11.89±3,32 mm olarak ölçüldü.
Sonuç: Septum pellucidum varyasyonlarından olan CSP varlığının bilinmesi orta hat yerleşimli kistik kitle lezyonlarının ayrıcı tanısında oldukça önemlidir. Hacimsel değişikliklerinin çocukluk ve erişkinlikte psikiyatrik bozuklukların gelişimi ile ilişkili olabileceği düşünülmektedir.
Background/Aim: The septum pellucidum (SP) is the thin layer formed by the two laminas that form the medial wall of the lateral ventricle. When the laminas do not fuse, a cavity called cavum septum pellucidum (CSP) or Cavum Vergae (CV) forms. CSP is a developmental anomaly with unclear pathological significance and is common in people with neuropsychiatric diseases, especially schizophrenia, as well as post-traumatic stress disorder, Tourette's disease, and patients who suffer from recurrent and severe head trauma. However, few studies in the literature examine the CSP morphology among healthy individuals. Therefore, we aimed to evaluate the morphology and variations of septum pellucidum in healthy individuals.
Methods: In this retrospective cohort study, the septum pellucidum was morphologically evaluated in 509 patients who underwent brain Magnetic Resonance Imaging (MRI) at Sakarya University Faculty of Medicine, Sakarya Training and Research Hospital. We classified the anatomical variations of the septum pellucidum as CSP, CV, CVI and evaluated their dimensions.
Results: CSP was detected in 11.98% of the cases, and CV, in 1.38%. While 55.74% of individuals with CSP were male, 44.26 % were female. The mean CSP length and height were 7.71 (2.95) mm (P=0.103), and 2.80 (1.12) mm (P=0.649), respectively, and the mean length and height of the SP were 30.98 (7.36) mm (P=0.001), and 11.89 (3.32) mm (P=0.042), respectively.
Conclusion: Knowledge of CSP, one of the septum pellucidum variations, is of great importance in the differential diagnosis of midline cystic mass lesions. Its volumetric changes may be related to the development of psychiatric disorders in childhood and adulthood.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Radiology and Organ Imaging, Anatomy |
Journal Section | Research article |
Authors | |
Publication Date | September 1, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 5 Issue: 9 |