McKinnon (1973) ve Shaw (1973) gelişmekte olan ülkelerde finansal serbestleşme uygulamalarının faiz oranlarını yükselterek iç tasarruf birikimini uyaracağını ve yaratılan fonların gerekli yatırımları finanse ederek ekonomik büyüme için itici bir güç olacağını ileri sürmektedirler. Literatürde McKinnon tamamlayıcılık hipotezi olarak bilinen bu hipoteze göre para, temelde sermaye oluşumu için gerekli bir araç olarak görülmekte ve para talebi ile fiziki sermaye oluşumu arasında tamamlayıcılık ilişkisinin varlığı vurgulanmaktadır. Çalışmamız, reel faiz oranları, reel para talebi ve reel fiziki yatırımlar arasındaki ilişkileri Türkiye örneğinde test etmek suretiyle McKinnon (1973) tamamlayıcılık hipotezinin geçerliliğini araştırmaktadır. Çalışmada ARDL (Gecikmesi Dağıtılmış Otoregresif Sınır Testi) testi yaklaşımı kullanılmakta ve Türkiye Ekonomisi için 2005:Q4-2019:Q4 dönemi çeyreklik verileri ile analiz gerçekleştirilmektedir. Çalışmamızda ilgili literatürden farklı olarak standart birim kök testlerinin yanı sıra doğrusal olmayan (Non-Linear) yapısal kırılmalı Fourier ADF birim kök testi kullanılmıştır. ARDL sınır testi analiz sonuçları; reel para talebi ile yatırımların gelire oranı ve reel mevduat faiz oranı değişkenleri arasında uzun dönemde negatif ve istatistiksel olarak anlamlı ilişkilerin geçerliğine işaret etmektedir. Kısa dönemli sonuçlar değerlendirildiğinde ise para talebi değişkeni ile reel mevduat faiz oranları arasında negatif yönlü ilişki tespitine karşın, reel para talebi ile yatırım oranı değişkenleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişkiler bulunmadığı görülmüştür. Ayrıca, yatırım oranı değişkeni ile reel mevduat faiz oranları arasında uzun dönemde pozitif ve istatistiksel olarak anlamlı bir ilişkinin olduğu buna karşılık bu ilişkinin kısa dönemde geçerli olmadığı tespit edilmiştir. Çalışmadan elde edilen bulguları birlikte değerlendirdiğimizde, tamamlayıcılık hipotezinin Türkiye Ekonomisi örneğinde kısmen geçerli olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
McKinnon (1973) and Shaw (1973) argue that financial liberalization practices in developing countries will stimulate domestic savings accumulation by raising interest rates, and the funds created will be a driving force for economic growth by financing the necessary investments. According to this hypothesis, known as the McKinnon's complementarity hypothesis in the literature, money is basically seen as a necessary tool for capital formation and the existence of a complementarity relationship between money demand and physical capital formation is emphasized. Our study, the relationship between real interest rates, demand for real money and the real physical investment by testing for Turkey investigates the validity of the hypothesis of complementarity. The study ARDL (Autoregressive Distributed Lag Bounds Test) test approach is used and Turkey Economy 2005: Q4-2019:Q4 period with quarterly data analysis is performed. In our study, unlike the relevant literature, Fourier ADF unit root test with non-linear structural break was used as well as standard unit root tests. ARDL bounds test analysis results; It indicates that there are negative and statistically significant relationships between real money demand and the ratio of investments to income and real deposit interest rate in the long run. When the short-term results are evaluated, it is seen that although there is a negative relationship between money demand variable and real deposit interest rates, there is no statistically significant relationship between real money demand and investment rate variables. In addition, while there is a positive and statistically significant relationship between the investment-to-income variable and real deposit interest rates in the long run, it is observed that this relationship is not valid in the short run. Considered together with findings obtained from the study of complementarity hypothesis in the case of Turkey the economy has reached the conclusion that partially valid.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Economics |
Journal Section | Economics |
Authors | |
Publication Date | July 29, 2021 |
Submission Date | January 27, 2021 |
Acceptance Date | May 28, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |