Türk dış politikasının tarihsel seyri incelendiğinde geçmişten (ör: Sadabat Paktı ve Bağdat Paktı) günümüze (ör: Filistin sorununun çözümüne yönelik yaklaşımlar) Orta Doğu ülkeleriyle ilişkilere özel bir önem atfedildiği görülmektedir. Türkiye’nin de içinde yer aldığı Orta Doğu coğrafyası bölge ülkelerinin ortaya koyacağı bir iş birliği ile kaosun merkezi olmaktan çıkıp uygarlıklar döneminde olduğu gibi jeopolitik açıdan dünyanın edilgen değil belirleyici bir coğrafyası hâline gelecektir. Bölgede barış ve iş birliği konusu üzerine daha önce de çeşitli disiplinler çerçevesinde çalışmalar yapılmıştır. Ayrıca konuyla ilgili geniş katılımlı kongre ve sempozyumlar da gerçekleştirilmiştir. Bununla birlikte Batı literatürüne dair çalışmalar genellikle Orta Doğu’da bir barış ve iş birliğine yönelik çalışmalar şeklinde olmayıp daha çok Filistin-İsrail sorunu ve bölgedeki diğer siyasi problemler, mezhepsel çekişmeler ve çatışmalar, Orta Doğu tarihi, enerji ve güvenlik gibi perspektiflere odaklanmaktadır. Bölgenin Türkiye için önemine atfen de Orta Doğu ile ilgili çok sayıda eser yazılmış aynı zamanda çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından bilimsel toplantılar yapılmıştır. Bu bağlamda çalışmada, bir bölge olarak Orta Doğu’nun sınırları (karşılık geldiği ülkeler), bölgedeki sorunlar ve nihai olarak bölgenin geleceği açısından iş birliği temelli bir uluslararası kuruluşun gerekliliği ortaya koyulmuştur.
Bu çalışma için etik kurul onayına ihtiyaç duyulmamıştır.
Yok
Yok
When the historical course of Turkish foreign policy is examined, it can be seen that from the past (e.g. Sadabat Pact and Baghdad Pact) to the present (e.g. approaches to the solution of the Palestine problem), special importance has been attributed to relations with Middle Eastern countries. The Middle East geography, including Türkiye, will cease to be the center of chaos with the cooperation of the countries in the region and will become a determining, not passive, geopolitical geography of the world, as it was in the period of civilizations. Studies have previously been carried out within the framework of various disciplines on the subject of peace and cooperation in the region. In addition, congresses and symposiums with wide participation were held on the subject. However, studies on Western literature are generally not studies on peace and cooperation in the Middle East, but rather focus on perspectives such as the Palestine-Israel problem and other political problems in the region, sectarian conflicts and conflicts, Middle East history, energy and security. Referring to the importance of the region for Türkiye, many works have been written about the Middle East and scientific meetings have been held by various institutions and organizations. In this context, the study reveals the necessity of a cooperation-based international organization in terms of the borders of the Middle East as a region (corresponding countries), the problems in the region and ultimately the future of the region.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Political Geography |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 14, 2024 |
Submission Date | March 11, 2024 |
Acceptance Date | May 14, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 5 |