The only argument that the theologians present in their works regarding to the unity of Allah is the argument of tawḥīd called tamānu‘. Apart from this, it is almost impossible to find any other independent argument regarding tawḥīd in the literature that is not based on tamānu‘. Contrary to the abundance of arguments for the existence of God, it is thought-provoking why there are very few argument of his unity. Two possibilities can be mentioned here: either the argument of tamānu‘ is sufficient for unity and there is no need for another argument, or no alternative, independent argument other than tamānu‘ has been found. To the best of my judgement, the first independent, alternative argument belongs to a scholar from Khorasan who lived in the sixth century Hijri: Bahāʾ al-Dīn al-Najjār al-Qazvīnī. In his work titled Sirāj al-'ukūl, after presenting the argument of tamānu‘, he includes an argument about tawḥīd, calling it a "surprising interpretation". The argument, which is shaped by two substances and their feature of placement, finally concludes with the idea that there should be only one God, by bringing the issue to the situation and position of two gods in spacelessness.
Kelamcıların eserlerinde Allah’ın birliğine ilişkin sundukları yegâne delil temânu‘ olarak adlandırılan tevhit delilidir. Bunun dışında literatürde tevhitle ilgili temânu‘ya dayanmayan müstakil bir başka delil bulmak neredeyse imkânsızdır. Allah’ın varlığına dair ortaya koyulan birçok delile bakınca birlik delillerinin neden bu kadar az olduğu düşündürücüdür. Burada iki ihtimalden bahsedilebilir: ya temânu‘ delili birlik hususunda yeterlidir ve bir başka delile ihtiyaç yoktur ya da temanu‘ dışında alternatif, müstakil bir delil bulunamamıştır. Benim tespit edebildiğim kadarıyla alternatif ilk müstakil delil hicrî altıncı yüzyılda yaşamış Horasanlı bir âlime aittir: Bahâüddîn en-Neccâr el-Kazvînî. Sirâcü’l-‘ukūl adlı eserinde temânu‘ delilini arz ettikten sonra “şaşırtıcı bir nükte” diyerek tevhitle ilgili bir argümana daha yer verir. İki cevher ve cevherlerin tahayyüz özelliği üzerinden şekillenen argüman en sonunda meselenin iki tanrının mekansızlıktaki durumuna, konumuna getirilerek tek tanrının olması gerektiği düşüncesiyle sonuçlandırılır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Kalam |
Journal Section | Araştırma Notu |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2023 |
Submission Date | October 15, 2023 |
Acceptance Date | December 26, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 21 Issue: 2 |
Kader Creative Commons Atıf-Gayriticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.