The first half of the 20th century was a critical crossroad in which state, society and politics were reshaped in Iran. During this process, different views in political, social and cultural spheres competing each other, tried to find alternative solutions to traditional backwardness of the country. As a theology educated, former mullah from Tabrizi origin, then a judge and inspector at the Ministry of Justice, and finally a journalist, prominent historian and intellectual, Ahmad Kasravi also aimed to guide his people. Kasravi attempted to transform society‟s profoundly fragmented ethnic/linguistic structure and non-integrity nature towards the direction of national cohesion within the form of a modern nation-state. On the other hand, he endeavored to criticize traditional Shiism using the guidance of reasoning and to reform the clergy (ulama) class. Kasravi was severely attacked by the ulama because of his ideas and political studies aiming at the purification of the Persian language and religion, and was assassinated by the fundamentalist Fada‟iyan-e Islam. However, even after his pass away, Kasravi‟s views on Iranian national identity and Shiism have remained influential on Iranian thought.
XX. yüzyılın ilk yarısı İran‟da devlet, toplum ve siyasetin yeniden şekillendiği bir dönemdir. Bu süreçte siyasi, toplumsal ve kültürel alanlarda farklı görüşler birbiriyle rekabet halinde, ülkenin geri kalmışlığına çözüm bulma çabası içine girdi. Tebriz kökenli ve ilahiyat eğitimi almış eski bir molla olarak, Ahmed Kesrevî de bu süreçte önce devrimci, ardından adli müfettiş ve avukat,
nihayetinde gazeteci, tarihçi ve aydın kimlikleriyle İran toplumuna yol göstermeyi hedefledi. Kesrevî, toplumun parçalı etnik/dilsel yapısı ve bütünlükten uzak doğasını, modern ulus-devlet formuna uygun şekilde, ulusal uyum istikametinde dönüştürmek için gayret gösterdi. Bir yandan da geleneksel Şiîliğin rasyonel akılla eleştirisine ve din adamları sınıfının ıslahına gayret gösterdi. Dil ve dinde arındırma öngören fikirleri ve siyasi çalışmaları sebebiyle ulemanın hücumlarına maruz kaldı, sonuçta da Fedâiyân-ı İslam örgütü tarafından suikasta uğrayarak öldürüldü. Ancak Kesrevî, İran milli kimliği ve Şiîliğe dair görüşleriyle ölümünün ardından da İran düşünce hayatını etkilemeyi sürdürmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makalesi |
Authors | |
Publication Date | December 27, 2019 |
Submission Date | November 2, 2019 |
Acceptance Date | December 9, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 3 Issue: 2 |
Kadim Akademi SBD is licensed under Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International (CC BY-NC 4.0).