Suç oluşturan fiiller, her şeyden önce belirli niteliklere sahip insan davranışıdır.
Suçun temel unsuru olan fiil, aktif bir davranış olarak ortaya çıkabileceği gibi pasif
bir davranışla da ortaya çıkabilir. Birinci durumda icrai suç, ikinci durumda ise
ihmali suç söz konusudur. Ancak gösterdikleri özelliklerden dolayı ihmali suçlar, icrai
suçlardan birçok noktada farklılık göstermektedir. Bu farklılıkların kendini gösterdiği
başlıca kurumlardan ikisi teşebbüs ve içtimadır. En temel insan hakkı olan yaşama
hakkının ihlal edilmesine yönelik fiiller öldürme suçlarında tipikleştirilmiştir. Bu
kapsamda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda kasten öldürmenin icrai davranışla
işlenmesi 81. maddede, kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi ise 83.
maddede düzenlenmiştir. İş bu çalışmada, kasten öldürme suçunun ihmali davranışla
işlenmesi halinde ortaya çıkabilecek teşebbüs ve içtima sorunları ele alınacaktır. Bu
kapsamda öncelikle, tipik bir görünüşte ihmali suç olan kasten öldürmenin ihmali
davranışla işlenmesi (TCK m. 83) halinde teşebbüsün mümkün olup olmadığı teorik
açıdan tartışılacaktır. Sonrasında, 5237 sayılı TCK’nın teşebbüse ilişkin temel
hükmü olan 35. maddenin görünüşte ihmali suçlar bakımından ve dolayısıyla kasten
öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi açısından uygulanıp uygulanamayacağı
incelenecektir. Çalışmanın devamında, özellikle garantörlüğün öngelen tehlikeli
davranıştan kaynaklandığı durumlarda faillerin, kasten öldürmenin ihmali davranışla
işlenmesiyle birlikte öngelen tehlikeli davranıştan ayrıca sorumlu olup olmayacağı
hususu tartışılacaktır. Özetlediğimiz bu temel değerlendirmeler, konunun daha iyi
anlaşılabilmesi ve somutlaştırılabilmesi açısından Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin
2019/2477 Esas, 2020/258 Karar Sayılı ve 03.02.2020 Tarihli Kararı üzerinden
yapılacaktır. Söz konusu bu teorik tartışmalar sırasında, ilgili Yargıtay Kararı’nın
maddi ceza hukuku bakımından önem arz eden diğer hususlarına da yer verilecektir.
Criminal acts are, first of all, human behavior that has certain features. The act, which
is the basic element of the crime, can occur as an active behavior, as well as a passive
behavior. In the first case, it is an act of commission, and in the second, it is an act
of omission. However, due to the characteristics they have, an act of omission diff ers
from an act of commission in many respects. Two of the main concepts where these
diff erences manifest themselves are criminal attempts and the joinder of off enses. Acts
aimed at violating the right to live, which is the most basic human right, are typified
in murder crimes. In this context, in the Turkish Penal Code No. 5237, the commission
of willful killing is regulated in Article 81, and willful killing by omission is regulated
in Article 83. In this study, the problems that may arise from criminal attempts and
joinder of off enses if the crime of willful killing is committed by omission will be
discussed. In this context, first of all, it will be discussed theoretically whether the
attempt is possible in the case of the crime of willful killing by omission (Article
83 of the TPC) which is a typical act of omission. Afterward, it will be examined
whether Article 35, the basic provision of the Turkish Penal Code No. 5237 on the
criminal attempt, can be applied in terms of derivative omission off ense and therefore
in terms of willful killing by omission. In that follows, it will be discussed whether
the perpetrators will be responsible for the previous dangerous behavior other than
willful killing by omission, especially in cases where the guarantee is formed due to
the previous dangerous behavior. These evaluations that we have summarized will be
made based on the decision of the Penal Department No. 1 of the Court of Turkish
Cassation, Basis No. 2019/2477, Decision No. 2020/258, and dated 03.02.2020 to
better understand and concretize the subject. During these theoretical discussions,
other issues of importance in terms of substantive criminal law will also be mentioned.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | February 1, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 1 Issue: 1-2 Haziran-Aralık 2022 |