İstinaf, ilk derece mahkemelerince verilen hükümlerin hem maddi hem de hukuki açıdan yeniden incelenmesine imkân tanıyan olağan bir kanun yoludur. Türk hukuk sisteminde “dar anlamda istinaf” benimsenmiş olup, bu bağlamda Bölge Adliye Mahkemelerinin amacı ilk derece mahkemelerinin verdiği kararları hem maddi hem de hukuki yönden inceleyerek hatalı kararları düzeltmek ve bu suretle adil yargılanma hakkının tesisine katkı sağlamaktır.
Bölge adliye mahkemelerinin incelemeleri neticesinde verebilecekleri kararlardan biri de bozma kararıdır. Bozma kararı verilebilmesi yetkisi, istisnai bir yetkilendirme olup kapsamı kanunla çizilmiştir. Bölge adliye mahkemelerinin Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) m. 280 ve m. 289’da sınırlı sayıda sayılan bozma sebeplerini göz ardı ederek, hukuka aykırılıkları doğrudan düzeltmek yerine hukuka aykırı olarak kesin hukuka aykırılık nedenleri barındırmayan bozma kararları verdikleri ve bu durumun yargılamada hukuki bir çıkmaz yarattığı gözlemlenmiştir.
Bozma kararları, direnme yasağı ile de birleşerek ciddi hak ihlallerinin önünü açmaktadır. Bölge adliye mahkemelerinin özellikle suçun sübutuna veya vasıflandırılmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, hukuka aykırı biçimde ilk derece mahkemesine gönderdiği dosyalar, ceza yargılamasının uzamasına, hukuki belirsizliğe ve adil yargılanma hakkının ihlaline sebebiyet vermektedir.
Öte yandan tekrardan istinaf edilen kararın aynı ceza dairesi tarafından incelenmesiyle suçun sübutuna veya vasıflandırılmasına ilişkin değerlendirmelerle yargılama konusu olay hakkında görüş açıklamasında bulunan bölge adliye mahkemesi ceza dairesi, ihsas-ı rey yasağını ihlalle dosyayı tekrar incelemekte ve bu durumla tarafsızlık ilkesi ihlal edilmektedir. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Yargıtay içtihatları doğrultusunda, tarafsız yargılama hakkının ihlal edilmemesi için bölge adliye mahkemelerinin görev ve yetkilerini aşan hüküm tesislerinden kaçınmaları hukuki bir zorunluluktur.
Türk Hukuk uygulamasında, bölge adliye mahkemelerince verilen gerek kanuna gerek istinaf sisteminin amacına aykırı olarak verilen kararlar karşısında Yargıtay içtihadı geliştirilmek suretiyle önlem alınmaya çalışılmaktadır. İlk derece mahkemesinin bozma neticesinde verdiği kararlarlar, istinaf mahkemesi kararı gibi kabul görerek temyizi kabil kararlar olarak değerlendirilmekle ve böylelikle uygulama hatasıyla ortaya çıkan hukuka aykırılıkların önüne geçilmeye çalışılmaktadır. İşbu çalışmada yukarıda bahsedilen hususlara ilişkin detaylara yer verilmiştir.
İstinaf Bölge Adliye Mahkemeleri Olağan Kanun Yolu Bozma Kararı Hukuka Aykırılık İhsas-ı Rey
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ceza Hukuku |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 19 Mart 2025 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 8 Mart 2025 |
Kabul Tarihi | 17 Mart 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 3 Sayı: 1 |