Background: We aimed to investigate the sensitivity of
the frequently used preoperative diagnostic test FNAC
(fine needle aspiration cytology) in thyroid diseases by
analysing the correlation between this test and histopathological examination in the light of our clinical experience.
Materal and Methods: The medical records of 355 thyroid patients who underwent bilateral total thyroidectomy
operation in the 2nd General Surgery Clinic of Ankara
Numune Training and Research Hospital between 2006
January- October 2010 were reviewed. The detection rate
of malignancy by fine-needle aspiration biopsy prior to
thyroidectomy in terms of specificity and sensitivity were
retrospectively analyzed. The diagnostic tests performed
in the preoperative period of the patients, including thyroid function tests, US, scintigraphy and thyroid FNAC
results were correlated with postoperative histopathological examination results.
Findings: The results of FNAC in 167 cases were as follows; benign in 97 (58%), suspicious in 50 (29.9%), insufficient material in 11 (6.6%) and malignant in 9 cases
(5.4%). The sensitivity and specificity of FNAC in our study
were 83% and 100% respectively.
Results: According to the data presented in this study,
determination of the need for operation and verification
of malignancy supports the use of FNAC. But a negative
FNAC result should not impede the indication of thyroidectomy which is planned by the results of other diagnostic tests. The extension of resection should be decided by analyzing of risk factors and by findings of the
neck eksploration.
Giriş: Tiroid hastalıklarında sık kullanılan ameliyat öncesi tanı yöntemi olan İİAB’ nin histopatolojik inceleme ile korelasyonunu yaparak kendi klinik deneyimimiz eşliğinde bu yöntemin duyarlılığını ortaya koymayı amaçladık.
Gereç ve yöntem: Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Cerrahi Kliniği’nde Ocak 2006- Aralık 2010 tarihleri arasında total tiroidektomi ameliyatı uygulanan 355 hasta malignite oranı ve ince iğne aspirasyon biyopsinin tiroidektomi öncesi maligniteyi saptamadaki özgüllüğü ve duyarlılığı yönünden geriye dönük olarak incelendi. Hastaların preoperatif dönemde yapılan laboratuar incelemeleri, tiroidin fonksiyonel durumu, ultrasonografi, sintigrafi ve tiroid İİAB gibi tanı yöntemleri ile postoperatif histopatolojik inceleme sonuçları korele edildi.
Bulgular: İİAB uygulanan 167 hastanın patolojik inceleme sonucunda, benign sonuç % 58 (n=97), şüpheli sonuç % 29,9 (n=50), yetersiz materyal oranı % 6,6 (n=11) ve malign sonuç % 5,4 (n=9)’unda raporlandı. Çalışmamızdaki İİAB nin duyarlılığı %83, özgüllüğü %100 olarak saptandı.
Sonuç: Bu çalışmada sunulan veriler, operasyon gereklili- ğinin belirlenmesi ve malignitenin doğrulanmasında İİAB nin kullanımını desteklemektedir. Negatif İİAB sonucu diğer klinik faktörlerle gerekliliği gösterilen operasyonu engellememelidir. Rezeksiyonun büyüklüğüne, oluşmuş risk faktörlerinin ve boyun eksplorasyonundaki bulgularına bakılarak karar verilmelidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | August 27, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 |