Eski edebiyatımızda biyografik eserler kapsamına giren ve edebiyat tarihi açısından son derece önem taşıyan türlerden biri de tezkire geleneğinin devamı sayabileceğimiz Vefeyât-nâmelerdir. Vefeyât-nâmeler, biyografik özelliklere sahip olmalarının yanı sıra şehrengiz özellikleri de gösteren, bir tür şehir monografisi diyebileceğimiz eserlerdir. İlim, kültür ve sanat tarihi yönünden büyük önem taşıyan Vefeyât-nâme türünün edebiyatımızdaki en zengin örnekleri Bursa şehri adına verilmiştir. Bursa’nın, Osmanlı Devleti’nin ilk başkenti olması ve Osmanlı tasavvuf tarihinin ilk merkezi olması yönüyle sahip olduğu ayrıcalığı, bu şehirde vefat etmiş mühim şahsiyetleri anlatan Vefeyât-nâmelerin hem sayısının çokluğunda hem de zengin içeriğinde görürüz.
Bursa’nın seçkin şahsiyetlerinden biri olan Gazzî-zâde Abdüllatîf Efendi, yazdığı kırktan fazla eserle Bursalı İsmail Hakkı’dan sonra bu şehrin yetiştirdiği, en çok eser veren ikinci kişidir. Gazzî-zâde Abdüllatîf Efendi, “Bursa Vefeyât-nâmeleri” silsilesinin önemli halkalarından ikisinin, Ravzâtü’l-muflihûn ve Hulâsatü’l-vefeyât’ın müellifidir. Ravzâtü’l-muflihûn, ele aldığı şahıslar hakkında, biyografik zengin malzemeler sunması açısından olduğu kadar müellifin eserde biyografisini anlattığı kişilerle birlikte kendi hayatı hakkında önemli ayrıntılar vermesi, bazı biyografilerde hem anlatıcı hem de aktarılan biyografinin/olayın öznelerinden biri olarak karşımıza çıkması açısından dikkate değer bir eserdir. Bugüne kadar Gazzî-zâde’nin hayatına dair bilgileri aktaran klasik kaynaklar ve hakkında yapılan akademik çalışmaların yanında bu eseri aracılığıyla da onun biyografisine katkılar sunan yeni bilgilere ulaşılmaktadır. Doktora tezi olarak çalıştığımız Ravzâtü’l-muflihûn’da, Gazzî-zâde Abdüllatîf Efendi’nin tanıttığı kişilerin yanı sıra kendi hayatı, yetiştiği ortam, ailesi, eğitimi, hocaları, ilmî ve dinî kişiliğine dair hakkında daha önce bilinenlere ek olarak yeni sonuçlara ulaşılmıştır. Bu makalede bu yeni biyografik malzeme değerlendirilmeye çalışılacaktır.
Vefeyât-nâmes, which we can consider as a type of tezkire tradition, are one of the genres that are included in the scope of biographical genres in our old literature and are extremely important in terms of literary history. Vefeyât-nâmes are works that we can call a kind of city monographs, which show the characteristics of the city as well as having biographical features. The richest examples of the Vefeyât-nâmes, which is of great importance in terms of science, culture and art history, are given in the name of the city of Bursa. We see the privilege of Bursa in terms of being the first capital of the Ottoman Empire and the first center of the history of Ottoman mysticism, both in the abundance and rich content of the Vefeyât-nâmes describing the important personalities who deceased in this city.
Gazzî-zâde Abdüllatîf Efendi, one of the distinguished personalities of Bursa, is the second person who produced the most works after Bursalı İsmail Hakkı with more than forty works he wrote. Gazzî-zâde Abdüllatîf Efendi is the author of Ravzâtü'l-muflihûn and Hulâsatü’l-vefeyât, two of the important works of the “Bursa Vefeyât-nâmeleri” series. Ravzâtü’l-muflihûn is a remarkable work in terms of presenting rich biographical materials about the people it deals with, as well as giving important details about the author's own life together with the people whose biography he tells in the work, and that we come across as both the narrator and one of the subjects of the biography/event in some biographies. In addition to classical sources and academic studies that contain information about Gazzî-zâde’s life, new information that contributes to his biography has been reached through this work. In Ravzâtü’l-muflihûn, which we worked on as a doctoral thesis, new results were obtained in addition to what was previously known about Gazzî-zâde Abdüllatîf Efendi’s own life, the people he introduced, the environment he grew up in, his family, education, teachers, scientific and religious personality. In this article, this new biographical materials will be evaluated.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Turkish Islamic Literature |
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | September 26, 2023 |
Submission Date | August 2, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 12 |