İktidarlar binlerce yıldır bilginin tüm insanlara akmasını ve zenginleşmesini arzu etmemişlerdir. Bilmesinlercilik düşüncesi doğrultusunda bilginin kendi tekelinde olmasını istemişler ve paylaşılmasını engellemişlerdir. Günümüzde yine çeşitli iktidarlar tarafından bu uygulamanın yapıldığı görülmektedir. Böylece gücü elinde tutmak adına kamusal bilgi geniş kitlelerden uzak tutulmakta ve yayılması engellenmektedir. Bu makalede Türkiye’de bilmesinlercilik düşüncesiyle haberlerin tüm kitle iletişim araçlarında engellenmesi konu olarak seçilmiştir Bu makalede tümdengelim yöntemi kullanılmıştır. Bu yöntemde felsefe ve mantıkta sahip olunan genel verilerden yola çıkılarak önceden belirlenmiş ilkelere göre olgusal sonuçlar çıkmaktadır. Aristoteles’in bilmesinlercilik ilkesinden hareketle yayın yasaklarının bilgiyi oluşturmadan zayıf bıraktığı veya yok ettiği iddiasından hareket edilmiştir. Bu doğrultuda yayın yasakları ile ilgili mahkeme kararları incelenmiş ve bu kararların öncelikle ilgili mevzuat ile çeliştiği ortaya çıkmıştır. Basın Kanunu'nun 3/2 maddesi ile 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un genişletilerek kararların alındığı görülmektedir. Bilginin öncülü ortadan kaldırılarak delilden yoksun bırakılmakta ve böylece insanların bilgiye ve habere ulaşması engellenmektedir. İnsanların gerçeklere ulaşması zorlaşmakta ve bilginin birikerek zenginleşmesinin önüne geçirmektedir.
For thousands of years, powers have not desired the flow of knowledge and enrichment to all people. In line with the idea of Obscurantism, they wanted the information to be their own monopoly and prevented it from being shared. Today, it is seen that this practice is done by the powers. Thus, in order to retain power, public information is kept away from large masses and its dissemination is prevented. In this article, the blocking of news in all mass media in Turkey with the idea of Obscurantism has been chosen as the subject. This method is frequently used in various studiesIn this method, based on general data in philosophy and logic, factual results are obtained according to predetermined principles. Based on these principles, a qualitative research design was used. Based on Aristotle's principle of Obscurantism, it was argued that the publication bans weaken or destroy information without creating it. In this direction, court decisions regarding broadcast bans were examined and it was revealed that these decisions were in conflict with the relevant legislation. It is seen that the decisions are made by expanding the article 3/2 of the press law and law No. 6112 on the Establishment and Broadcasting Services of Radio and Television. By removing the premise of knowledge, it is deprived of proof and thus people are prevented from accessing information and news. It becomes difficult for people to reach the facts and prevents the accumulation of knowledge.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Journalism |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2023 |
Submission Date | August 24, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 |
Kritik İletişim Çalışmaları Dergisi © 2018 by Nuri Paşa Özer is licensed under Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International.
Journal of Critical Communication © 2018 by Nuri Paşa Özer is licensed under Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International.