Son dönemlerde, toplumsal cinsiyet karşıtı hareketlerin yükselişe geçtiğine ve toplumun belli kesimlerinin toplumsal cinsiyet eşitliğinde temellenen yasalara karşı seslerini yükselttiğine şahit olunmaktadır. Bu çerçevede, boşanmayla birlikte yoksulluğa düşen tarafa, kadın-erkek ayrımı gözetmeksizin verilebilen yoksulluk nafakasının, sadece kadınlara verildiği yönünde kamuoyunda yanlış bir algı yaratılmaya çalışıldığı ve bu algı üzerinden bir “mağduriyet” söylemi üretildiği görülmektedir. Fakat dile getirilen söylemlere bakıldığında, temel sorunun mağduriyetten öte toplumsal cinsiyet karşıtlığı olduğu anlaşılmaktadır. Buradan hareketle bu çalışma, nafaka mağduru olduğunu iddia ederek sosyal medyada örgütlenen yoksulluk nafakası karşıtlarının söylemlerinin toplumsal cinsiyet karşıtlığında nasıl temellendiğini açığa çıkarmayı amaçlamaktadır. Çalışmanın örneklemini sosyal medya platformlarından biri olan Twitter’da örgütlenen “Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu” oluşturmaktadır. Hesabın Mayıs 2022 – Ocak 2023 dönemine ait paylaşımları veri olarak toplanmış; toplanan bu veriler söylem analizi yöntemiyle incelenmiştir. Söylem analizi, ideolojilerin yeniden üretiminde önemli rol oynadığı için uygun veri analiz yöntemi olarak düşünülmüştür. Çalışma sonucunda, grup üyelerinin yoksulluk nafakasından daha çok sayıda nafaka ile ilgisi olmayan; fakat toplumsal cinsiyet eşitliğinde temellenen konulara karşı söylemler ürettiği tespit edilmiştir.
Toplumsal Cinsiyet Toplumsal Cinsiyet Karşıtı Hareketler Kadın Nafaka Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu
In recent times, there has been a rise in anti-gender movements and certain segments of society have been raising their voices against laws based on gender equality. Within this framework, there seems to be an attempt to create a misleading perception in public opinion that spousal support, which can be awarded to either party regardless of gender, is only given to women. This perception is being used to construct a narrative of "victimhood." However, upon examining the expressed discourses, it becomes apparent that the fundamental issue goes beyond victimhood and is rooted in opposition to gender. Based on this, this study aims to uncover how the discourses of poverty alimony opponents, who claim to be victims of alimony, organized on social media, are based on opposition to gender equality. The sample of this study is formed by the "Indefinite Alimony Victims Platform," which organizes on the social media platform Twitter. The posts from May 2022 to January 2023 of this account were collected as data and analyzed using discourse analysis method. Discourse analysis has been considered as an appropriate data analysis method since it plays an important role in the reproduction of everyday expressions and ideologies. As a result of the study, it was determined that group members higligheted more discourses related to anti- gender rather than alimony.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology (Other) |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Early Pub Date | November 30, 2023 |
Publication Date | November 30, 2023 |
Submission Date | August 14, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 6 Issue: 2 |
Dergide yayımlanan tüm çalışmalar, kamu ve tüzel kişilerce, gerekli atıflar verilmek koşuluyla kullanıma açık olup dergide yayımlanmış çalışmaların tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.