Bu çalışma Güney Çin Denizi’nde Çin-ABD rekabeti üzerinedir. Rekabetin bölgede belirginleştiği iddiasından yola çıkarak, Güney Çin Denizi’nin neden iki devlet arasında giderek artan bir rekabete sahne olduğu sorusuna cevap aramaktadır. Altı çizilen soru çerçevesinde çalışma öncelikli olarak tehdit algısındaki sürekliliğin Güney Çin Denizi rekabetinde ana faktör olduğunu iddia etmektedir. Tehdit algısı kavramsallaştırmasından hareketle ABD ve Çin nezdinde Güney Çin Denizi’ni bir rekabet alanı haline getiren temel noktaları ortaya koymaktadır. Bu tehditleri her iki devletin stratejik yaklaşımları ve bu yaklaşımların ulusal güvenlik belgelerine yansımaları üzerinden ele almaktadır. İkinci önemli nokta olarak tehdit algısındaki sürekliliğin jeo-stratejik hedeflere ve adımlara yansımasını ele almakta ve iki devleti bölgede karşı karşıya getirme etkinliğine sahip olan faktörleri tartışmaktadır. Kazanım ve kayıp denkleminde ABD ve Çin’in bölgede nasıl konumlandığını ele alırken, bu konumun birer rekabet unsuruna nasıl dönüştüğünü tartışmaktadır.
This study focuses on Sino-US competition in the South China Sea. It seeks to answer why the South China Sea is the scene of increasing competition between the two states. Within the framework of the underlined question, the study primarily claims that the continuity in threat perception is the main factor in South China Sea competition. Via threat perception conceptualization, it reveals the main points that make the South China Sea a competitive area for both the US and China. It addresses these threats through the strategic approaches of both states and their reflections on national security documents. As the second important point, it argues the effects of the continuity in threat perception on geostrategic targets and steps, moreover discusses the factors that bring the two states face to face in the region. While presenting the positions of the US and China in the area across the cost and benefit equation, it discusses how these positions turn into competitive elements.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Political Science |
Journal Section | Araştırma |
Authors | |
Early Pub Date | October 25, 2022 |
Publication Date | June 26, 2022 |
Submission Date | September 27, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 106 |