In history Turkish Nation, the first written sources starting from the Orkhon Monument began to give the products of their own language. Turkish has continued its development influenced by political and geographical cultures in terms of historical development.As a result of the relationship with other nations especially Chinese ,Hindi, Arabic, Farsi, French; Turkish had influenced by many languages, including English. Naturally it has added many words to the vocabulary of these languages.Starting with Karahans, our language in the process leading to the collapse of the Ottoman Empire and the state began conspicuously wide hegemony comes in Arabic and Persian. French influence also began to appear with the Tanzimat. As a result of this deal shows a gap between intellectuals and the people. To avoid this, the first significant experiences are starts with the National Literature. One of the most important reforms carried out after the declaration of the Republic in social and political life and rapidly advancing reform process initiated undoubtedly Language Revolution. These reforms have been carried out under the leadership of Mustafa Kemal Atatürk and was followed personally by him. Our language, we realized that modernization and simplification movement, a holy purpose in accordance with the letter revolution started like this, and put into practice with other terminological and obtained results in the expected level. With this innovation from Sinop to Hatay, from Igdir to Konya and Istanbul, the Turkish people living in every corner of Anatolia, within some mouth differences, understanding each other completely and clearly and have the opportunity to express themselves
ÖZET
Tarih içerisinde Türk milleti, ilk yazılı kaynağı olan Orhun Abideleri’nden başlayarak kendi dilinin ürünlerini vermeye başlamıştır. Türkçe, tarihsel gelişimi bakımından siyasi ve coğrafi kültürlerden etkilenerek gelişimini sürdürmüştür. Türk devletlerinin başka milletlerle olan ilişkisi neticesinde başta Çince olmak üzere, Hintce, Arapça, Farsça, Fransızca, İngilizce gibi birçok dilden etkilenmiştir. Bu dillerden doğal olarak birçok kelimeyi de sözcük haznesine katmıştır. Karahanlılar devletiyle başlayan ve Osmanlı Devleti’nin yıkılışına giden süreçte dilimizde Arapça ve Farsça’nın geniş hakimeyeti göze çarpar. Tanzimat ile beraber de Fransızcanın etkisi görülmeye başlar. Bunun sonucunda da halk ile aydınlar arasında bir kopukluk baş gösterir. Bunun önüne geçmek için ise ilk tecrübeler belirgin olarak Milli Edebiyat ile başlar. Cumhuriyetin ilânından sonra sosyal ve siyasî hayatta başlatılan ve hızla ilerleyen yenileşme süreci içerisinde gerçekleştirilen en önemli inkılaplardan biri şüphesiz Dil Devrimi’dir. Bu inkılap bizzat M. Kemal ATATÜRK’ün önderliğinde gerçekleştirilmiş ve onun tarafından takip edilmiştir. Dilimizde gerçekleştirilen bu yenileşme ve sadeleşme hareketi, tıpkı bunun gibi kutsal bir amaç doğrultusunda başlatılan harf inkılabı ve diğer ıstılahlarla birlikte uygulamaya konulmuş ve beklenilen düzeyde sonuçlar elde edilmiştir. Bu yenilik sayesinde Sinop’tan Hatay’a, Iğdır’dan Konya ve İstanbul’a, Anadolu’nun her köşesinde yaşayan Türk insanı, birtakım ağız farlılıkları dahilinde, birbirlerini eksiksiz ve açık bir şekilde anlama ve kendilerini ifade edebilme imkanına kavuşmuştur.
Anahtar Kelimeler: Dil, Devrim, Türkçe, Millileşme, Sadeleşme
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | November 12, 2015 |
Submission Date | September 7, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Volume: 1 Issue: 2 |