Bu çalışma fen bilgisi öğretmen
adaylarının STEM uygulamaları hakkındaki düşüncelerini incelemek amacıyla
yürütülmüştür. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılmış, desen olarak ise
fenomenoloji tercih edilmiştir. Amaçlı örneklem yönteminin bir çeşidi olan
ölçüt örneklemesine göre katılımcılar seçilmiştir. Ölçüt olarak ise STEM
eğitimine katılmamış öğrenciler belirlenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu
2018-2019 eğitim-öğretim yılında bir devlet üniversitesinde öğrenim gören
üçüncü ve dördüncü sınıf fen bilgisi öğretmen adayları oluşturmuştur. Dört
kadın ve beş erkek katılımcı ile yarı yapılandırılmış görüşmeler
gerçekleştirilmiştir. Dolayısıyla, çalışmada veri toplama aracı olarak 13 açık
uçlu sorudan oluşan yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır.
Görüşmeler sakin bir odada karşılıklı yüz yüze yapılmış ve katılımcılardan izin
alınarak görüşmeler ses kaydına alınmıştır. Ses kayıtları yazıya döküldükten
sonra kodlar, kategoriler ve temalar oluşturularak içerik analizi yapılmıştır.
Doğrudan alıntılar yapılarak bulgular sunulmuştur. Çalışma sonucunda fen
bilgisi öğretmen adaylarının fen bilimlerini birçok disiplinle
ilişkilendirdikleri görülmüştür. Ayrıca, STEM kavramını tanımlayabilecek
yeterlikte oldukları ve STEM uygulamalarının ortaokul fen bilgisi öğretim
programına entegre edilmesi gerektiğini düşündükleri belirlenmiştir. İlave
olarak, katılımcılar STEM uygulamalarının öğrenci ve öğretmen açısından birçok
olumlu yönlerinin olduğunu ifade etmişlerdir. Son olarak katılımcılar STEM
uygulamalarının alt yapı sıkıntısı ve maddi açıdan olumsuz yanlarının da
olabileceğini belirtmişlerdir. Bu bulgulardan hareketle STEM uygulamalarının
anlamlı öğrenmeyi destekleyecek nitelikte olduğu ve ortaokul fen bilimleri
öğretim programında bir ders olarak okutulması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Bu sonuçlardan yola çıkarak fen bilgisi öğretmenliğinden mezun olan öğretmen
adaylarının STEM uygulamaları hakkında ileri düzeyde görüş sahibi olmaları için
eğitim fakültesindeki, öğretim programının STEM uygulamaları ile desteklenmesi
gerektiği önerilmiştir.
This study was conducted to
examine the pre-service science teachers’ opinions about STEM applications. Qualitative research method was used in the study and phenomenology was preferred as the design. Participants
were selected according to criterion sampling which is a kind of purposive
sampling method. Students who did not participate in STEM education were
determined as the criteria. The study group consisted of third and fourth grade
pre-service science teachers studying at a state university in 2018-2019
academic year. Semi-structured interviews were conducted with four female and
five male participants. Therefore, a semi-structured interview form consisting
of 13 open-ended questions was used as a data collection tool. The interviews
were held face-to-face in a quiet room and the researcher was allowed to record
the interviews. After the sound recordings were transcribed, content analysis was
performed and codes, categories and themes were created to write findings.
Direct quotations were used to present findings. As a result of the study, it was seen that pre-service science teachers
associate science with many disciplines. In addition, they were able to define
the concept of STEM and they thought that STEM applications should be
integrated into the science curriculum. Besides, the participants stated that
STEM practices have many positive aspects in terms of students and teachers.
Finally, participants expressed that STEM activities have some negative sides
such as technological barriers and financial problems. Based on these findings,
it has been concluded that STEM practices should support meaningful learning
and should be taught as a course in science curriculum. Based on these results,
it was proposed that the curriculum of the faculty of education should be
supported with STEM applications since the pre-service science teachers can
have advanced views on STEM applications.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Studies on Education |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 3 Issue: 2 |