Bu makale belediyelerde inovasyon faaliyetinin anlaşılmasını, yaygın ve sürdürülebilir seviyeye gelmesini, bu yönde kentleri inovasyon laboratuarı olarak gören, sunulan ürün ve hizmetlerle vatandaşların yaşam kalitelerini artırmayı hedefleyen, vatandaş ve diğer aktörlerin katılımını önemseyerek inovasyonu demokratikleştiren, Avrupa Birliği tarafından inovasyon aracı şeklinde betimlenen “Living Lab” ekosisteminin tanıtılmasını, living lab oluşumunun inovasyon aracı olarak kullanılabilirliğinin sorgulanmasını amaçlamaktadır. Teorik ve görgül araştırmayı içeren çalışmada büyükşehir belediyelerine yönelik alan araştırması ile inovasyon projeleriyle living lab ağı tarafından ödüle layık görülmüş Türkiye’de ilk ve tek etkin living lab olan Başakşehir Living Lab ile Finlandiya, İngiltere, İspanya living lablerinin inovasyon projelerine ve karşılaştırmalı analizine yer verilmiştir. Alan araştırmaları ile belediyelerde gelecekte yapılacak inovasyon çalışmalarına katkı sağlanması hedeflenmiştir. Araştırma bulguları belediyelerde hizmet, süreç inovasyonlarını içeren akıllı şehircilik kapsamında yer alan inovasyon çalışmaları ile sosyal inovasyon alanında projelerin hayata geçirildiğini göstermektedir. Living lablerde ise projelerin yarıdan fazlasının teknoloji ağırlıklı olduğu Başakşehir Living Lab ekosisteminin diğer living lablere göre inovasyon projeleri bağlamında yakın seviyede bulunduğu tespit edilmiştir. Çalışma bulguları uluslararası belge ve politikalarda önemi vurgulanan ve teşvik edilen inovasyonun ihtiyaç, istek ve teknolojik gelişmeler vb. faktörlerin etkisiyle belediyelerde uygulanmasının kaçınılmaz olduğunu, kentlerin inovasyon laboratuarı haline getirilmesi gerektiğini ve bu doğrultuda living lab ekosisteminin belediye inovasyonunu hızlandırıcı yönde etkilediğini ortaya koymaktadır.
The purpose of this article is to introduce the “Living Lab” ecosystem and to describe innovation in municipalities. Living labs are becoming more common and long-lasting. The concept views cities as innovation laboratories, with the goal of improving citizens’ quality of life through the products and services provided, as well as democratising innovation by emphasising citizen and other stakeholder participation. The EU has described it as an innovation tool. The study, which includes theoretical and visual research, is about the Basaksehir Living Lab. The Living Lab network recognised this lab in a field study aimed at metropolitan municipalities as well as innovation projects, with a comparison to those in Finland, the United Kingdom, and Spain. The field studies were designed to contribute to future innovation studies to be conducted in municipalities. For the qualitative study, the “case study” method was chosen. The study’s findings show that innovation research within urban planning, as well as social innovation projects, have materialised. However, more than half of the projects in the Living Labs are technological in nature. The study’s findings suggest that due to factors such as requirements, needs, and technological developments, innovation, whose importance is emphasised and encouraged in international documentation and policies, is unavoidable in municipalities. Cities must be transformed into innovation laboratories, and the Living Lab ecosystem, in fact, has a catalysing effect on municipal innovation.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Political Science |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 10 Issue: 2 |