Abstract
Pazarlarda işlem gören ürün ve hizmetlerin kalite düzeylerinin belirlenmesi ve disipline edilmesini sağlayan araçların oluşturulması ve etkin kılınması son zamanlarda işletme dünyasının ve ilgili kamu düzenlemelerinin odak noktasını teşkil etmektedir. Özellikle gelişmiş ülke pazarlarında oluşturulan kurumsal düzenlemelerde, özellikle tüketici hakları, çevre ve insan sağlığı ve haksız rekabetin önlenmesine yönelik yasal düzenlemelerin geliştirilmesi esas alınmaktadır. Paralel olarak geliştirilen diğer bir kurumsal çalışma ise onaylanmış denetim ve belgelendirme kuruluşlarının aktif olarak pazarın işleyişinde belirleyici ve düzenleyici rolü üstlenmeleridir. Bu gelişmelerde, özellikle iyileştirici düzenlemelerinin ulaştığı nihai noktayı ‘Yeni Yaklaşım Direktifleri’ ile oluşturulan A.B. direktiflerinde izlemekteyiz. Bu kapsamda Türkiye’de Akreditasyon Üst Kurumu , Rekabet Kurumu ve ilgili çerçeve kanunu ve tüketici yasası gibi 4077 veya 4307 sayılı yasalardaki düzenlemelerin çeşitli boyutlarıyla değerlendirilmesi, oluşturulacak pazar koşulları açısından önem arz etmektedir.. Direktiflerinin pazarlara ve sektörlere olan etkisinin düzenlemelerde kullanılması önemli yararlar sağlayacaktır. İki bölümde yaptığımız makale çalışmasının ilk bölümünde sivil inisiyatifle pazarların düzenlenmesinde özellikle pazardaki mal ve hizmetlerin dolaşımına yönelik düzenlemelerde dünyada gelinen son noktayı tartışmayı hedefledik. İkinci bölümde ise bu durumun Türkiye açısından önemini, gelişmelerin pazarlar ve sektörlere etkisini ve muhtemel ihtiyaç duyulacak tamamlayıcı düzenlemelere yönelik önerilerimizi geliştirmeye çalıştık.