Abstract
Türk hukuk uygulamasına, ilk önce devlet ve kamu kuruluşları tarafından yapılan arttırma, eksiltme ve ihaleler nedeniyle giren teminat mektupları, bugün en yaygın ve en önemli bankacılık işlemlerinden biridir. Türk Hukuk Sisteminde teminat mektubuna ilişkin özel bir düzenleme yoktur. Bu durum hem teoride ve hem de uygulamada bir çok hukuki sorunlara sebep olmaktadır. Bu makalenin birinci amacı, bu sorunları tespit etmek, çeşitli görüşleri değerlendirmek ve çözüm önerilerini ortaya koymaktır. Teminat mektuplarının muhasebeleştirilmesinde farklı uygulamalar olabilmektedir. Bu konuda tekdüzen bir yaklaşım bulunmamaktadır. Bu nedenle bu makalenin ikinci amacı, teminat mektuplarının nasıl muhasebeleştirilmesi gerektiğinin gösterilmesidir. Teminat mektupları taraflar bakımından herhangi bir varlık, kaynak, gider ve gelir hareketi yaratmamaktadır. Bu nedenle sadece bilgi vermek amacıyla kayıt yapılması gerekmektedir. Böylece, gerek banka muhasebesinde ve gerekse de diğer işletmelerin muhasebesinde bu konu sadece bilgi vermek amacıyla Nazım Hesaplar yoluyla izlenmektedir.