Özellikle invaziv Candida enfeksiyonu etkeni izolatlar için duyarlılık testi
yapılması son yıllarda antifungal ajanlara karşı artış gösteren dirençle
birlikte büyük bir önem taşımaktadır. Ancak antifungal duyarlılık
testi olarak “Clinical and Laboratory Standards Institute (CLSI)”
tarafından standardize edilen sıvı mikrodilüsyon yönteminin (Broth
Mikrodilüsyon; BMD) uygulanmasındaki zorluklar araştırmacıları
rutin laboratuvarda kullanılabilecek daha pratik yöntem arayışına
itmektedir. Bu çalışmanın amacı hastanemizde kan kültürlerinden
izole edilen Candida izolatlarında, sistemik Candida enfeksiyonlarının
tedavisinde sıklıkla kullanılan bir ajan olan flukonazole karşı
duyarlılığın belirlenmesinde E test yönteminin standart BMD yöntemi
ile karşılaştırılması amaçlanmıştır. Ayrıca çalışma süreci içerisinde
biriktirilen izolatların tiplendirilmesi ile hastanemizde en sık kandidemi
etkeni olan Candida türlerinin oranı da belirlenmiştir.
Çalışmaya Atatürk Üniversitesi Hastanesi Tıbbi Mikrobiyoloji
Laboratuvarı’na Nisan 2012-Aralık 2015 tarihleri arasında çeşitli
kliniklerden gönderilen kan kültürlerinden (BACTEC 9000 Sistemi;
Becton Dickinson®) izole edilen 74 Candida izolatı (49 adet C. albicans,
15 adet C. parapsilosis, 6 adet C. tropicalis, 4 adet C. glabrata) dahil
edilmiştir. Candida türlerini tanımlamak için kromojenik agar ve
VITEK 2 otomatize sisteminin (BioMerieux®,Fransa) ilgili tiplendirme
kartları kullanılmış, gerekli olması durumunda suşların mısır unlu
Tween 80 agar besiyerinde morfolojik görünümlerine bakılmıştır.
Candida türlerinin flukonazol duyarlılıkları CLSI tarafından tanımlanan
standart BMD yöntemi ve E test yöntemi ile incelenmiştir.
Çalışmaya dahil edilen 74 izolatın 49’nun (%66.2) albicans ve 25’inin
ise (%33.8) albicans dışı türler olduğu görülmüştür. En sık izole edilen
albicans dışı türün C.parapsilosis (%20.2) olduğu tespit edilmiştir.
MİK değerlerine göre C.albicans ve C.glabrata izolatlarında her iki
yöntemle de flukonazol direncine rastlanmamıştır. Bununla birlikte
15 C.parapsilosis izolatının 2’si her iki yöntemle flokonazole dirençli
olarak gözlenirken; 6 C.tropicalis izolatından 2’si E test yöntemi ile
dirençli olarak yorumlanmıştır. BMD yöntemi ile ise aynı C.tropicalis
izolatlarından biri duyarlı diğeri ise doz bağımlı duyarlı (S-DD) olarak
tespit edildi. Buna göre Candida türlerinde toplam direnç oranı E
test yöntemi ile %5.4 iken bu oran BMD yönteminde %2.7 olarak
belirlenmiştir. C.tropicalis türlerinde E test yöntemi ile dirençli BMD
yöntemi ile duyarlı olan sonuç “büyük hata” (ME); E test yöntemi ile
dirençli BMD yöntemi ile doz bağımlı duyarlı (S-DD) olan sonuç ise
“küçük hata” (mE) şeklinde değerlendirilmiştir. Candida türlerinde E
test ile flukonazol duyarlılığı bakılmasında “çok büyük hata”ya (VME)
rastlanmamış, toplam uyum (EA) %85.1 olarak hesaplanmıştır.
Elde ettiğimiz veriler E test yönteminin rutin laboratuvarda
Candida türleri için alternatif bir antifungal duyarlılık testi olarak
kullanılabileceğini işaret etmektedir. Bununla birlikte her ne kadar
E test yöntemi, BMD yöntemine göre kolay kullanıma sahip olması,
tekrarlanabilirliğinin yüksek olması avantajlarını taşısa da, antifungal
duyarlılık testi olarak kullanılırken uygulama ve yorumlama
aşamalarında dikkat ve deneyim gerektirmektedir.
Subjects | Health Care Administration |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 1, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 21 Issue: 2 |