The area of
genetic engineering, where genetic codes of organism are changed, has still
been being debated in the scientific community for years. Groups that support
the use of genetically modified organisms claim that this technology is useful
in increasing both the food quality and the pros for health, in helping shelf
lives of the fruits, vegetables and the organoleptic qualities increase,
escalating vegetable and animal product yield, producing edible vaccines and
drugs, uses in human diseases and organ transplantations as well as
environmental advantages. On the other hand, groups that oppose to the use of
these organisms think that there might be risks in the change of food quality,
food safety, allergenic reactions and their health effects. They also worry
that there may/will be some other concerns such as: labeling of the genetically
modified products, environmental problems, and problems about religious,
cultural and ethical issues. Since gene technology is a new and a rapidly
developing technology, there are no sufficient scientific data that prove or
support all the existing claims or views. Observations and researches in time
would better shed light on this field.
Organizmaların
genetik yapısının değiştirildiği genetik mühendisliği konusu, bilimsel
platformlarda hâlâ tartışılmaktadır. Genetiği değiştirilmiş organizmaları
destekleyen gruplar, bu teknolojinin besin kalitesinin ve sağlığa yönelik
faydalarının artırılmasında, meyve ve sebzelerin raf ömürlerinin ve
organoleptik kalitelerinin iyileştirilmesinde, bitkisel ve hayvansal ürün
veriminin artırılmasında, yenilebilir aşı ve ilaç üretiminde, insan
hastalıklarının tedavisi ve organ nakli için kullanılmasında ve çevresel olarak
birçok faydaları olacağı görüşündedirler. Diğer yandan bu organizmaları
eleştirenlere göre ise besin kalitesindeki değişiklik, gıda güvenliği, alerjik
reaksiyonlar ve bunların toksik etkileri ile ilgili önemli riskler olabilir. Bu
grup aynı zamanda genetiği değiştirilmiş ürünlerin etiketlenmesi, çevresel
sorunlar ile dini, kültürel ve etik sorunlar gibi meselelerin
olduğunu/olacağını düşünmektedirler. Gen teknolojisinin oldukça yeni olması ve
çok hızlı gelişmesi nedeniyle ileri sürülen bütün görüşleri kesin olarak
ispatlayacak kadar yeterli bilimsel veri bulunmamaktadır. Zaman içindeki
gözlemler ve araştırmalar bu alana daha iyi ışık tutacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences |
Journal Section | Review |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2017 |
Submission Date | January 30, 2017 |
Acceptance Date | July 25, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 |
Bu Dergi Creative Commons Atıf-GayriTicari-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.