Teknolojik determinizm, teknolojinin toplumsal gelişimdeki rolünü inceleyen bir teoridir ve internet çağında geniş kapsamlı bir tartışma konusudur. Bu teori, teknolojiyi toplumsal ilerlemeyi şekillendiren belirleyici bir güç olarak algılar. Bu çerçevede, kurtarıcı olarak teknolojiyi tasvir eden ütopyacı görüşlerden başlayarak, onun bozucu potansiyelini vurgulayan distopik görüşlere kadar farklı bakış açıları ortaya çıkar. Bu ikilik, sosyal medyanın siyasi iletişim üzerindeki etkileriyle ilgili tartışmalarda özellikle belirgindir. Andrew Chadwick tarafından önerilen medya sistemlerinin hibridleşmesi, geleneksel ve yeni medya arasındaki çizgileri daha da bulanıklaştırır. Bu, Barack Obama'nın çığır açan 2008 başkanlık kampanyası tarafından sergilenen, geleneksel platformların yanı sıra sosyal medyayı da kullanan kampanya ile örneklenmiştir. Sosyal medyanın ve dini algilarin siyasi iletişim üzerindeki etkisi, hem iyimserlik hem de şüphecilik uyandırır. Destekçileri, vatandaş katılımını teşvik etme ve siyasi katılımı artırma rolünü överken, Malcolm Gladwell gibi eleştirmenler, somut etki olmadan ifadeyi artırdığını savunur. Dahası, sosyal medyanın siyasi kampanyalara etkisi, liderlerin Facebook ve Twitter gibi platformları kullanarak halkın algısını şekillendirmesiyle, iletişim stratejilerinin evrilen manzarasını vurgular. Bu zeminde gezinirken, politik aktörler için imaj oluşturmanın karmaşıklıklarını anlamak, hayati öneme sahiptir. Retorik, iletişim stratejileri ve kamu algısı arasındaki etkileşim, siyasi kampanyaların başarısını şekillendirir. Ancak, politik tartışmanın akışkan dinamikleri içinde bir kişinin imajını korumak, zorlu bir meydan okuma olarak kalır. Sonuç olarak, teknolojik determinizm ve sosyal medyanın siyasi iletişime etkisi etrafındaki tartışma, nüanslı bir analiz gerekliliğini vurgular. Sosyal medya, katılım için eşi benzeri görülmemiş fırsatlar sunsa da, ikili doğası, manipülasyon ve kutuplaşmaya karşı dikkatli olunması gerektiğini gerektirir. Son olarak, istenen imajlar ile gerçek kişilikler arasındaki uyumluluk, dijital çağda etkili siyasi iletişimin merkezinde kalır.
Technological determinism, a theory examining the role of technology in societal development, is a subject of extensive discourse in the internet era. This theory perceives technology as a pivotal force shaping societal progress. Within this framework, divergent perspectives emerge, ranging from utopian views depicting technology as a vehicle for salvation to dystopian views highlighting its disruptive potential. This duality is particularly evident in discussions regarding social media's influence on political communication. The hybridization of media systems, as proposed by Andrew Chadwick, further blurs the lines between traditional and new media, exemplified by Barack Obama's groundbreaking 2008 presidential campaign, which utilized social media alongside traditional platforms. Social media's and religion perception impact on political communication evokes both optimism and skepticism. While proponents laud its role in fostering citizen engagement and enhancing political participation, critics like Malcolm Gladwell argue that it amplifies expression without tangible impact. Moreover, the influence of social media on political campaigns underscores the evolving landscape of communication strategies, with leaders leveraging platforms like Facebook and Twitter to shape public perception. In navigating this terrain, understanding the complexities of image construction becomes paramount for political actors. The interplay between rhetoric, communication strategies, and public perception shapes the success of political campaigns. However, maintaining control over one's image amidst the fluid dynamics of political discourse remains a formidable challenge. In conclusion, the discourse surrounding technological determinism and social media's impact on political communication underscores the need for nuanced analysis. While social media offers unprecedented opportunities for engagement, its dual nature necessitates vigilance against manipulation and polarization. Ultimately, the compatibility between desired images and genuine personas remains central to effective political communication in the digital age.
Social Media Politician Communication Religious Perceptions Political Image Digital Era Determination
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Mass Media, Media Industry Studies, Communication and Media Studies (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 27, 2024 |
Submission Date | May 16, 2024 |
Acceptance Date | June 7, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |
MEDYA VE DİN ARAŞTIRMALARI DERGİSİ (MEDİAD) - JOURNAL OF MEDIA AND RELIGION STUDIES
This journal is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.