Amaç: Nazopalatin kanal morfolojisi komşuluğundaki alveolar proses ve dişlere yönelik tedavi planlamalarında ve çeşitli cerrahi prosedürlerde önemlidir. Bu çalışmanın amacı, nazopalatin kanalın morfolojisini belirli bir popülasyonda konik ışınlı bilgisayarlı tomografi kullanarak değerlendirmektir. Yöntem: Rastgele seçilen 301 hastanın konik ışınlı bilgisayarlı tomografi görüntüleri retrospektif olarak incelenmiştir. Sagittal (silindirik, koni, huni, kum saati, ağaç dalı, muz) ve koronal (tek, çift, Y tipi) kesitler üzerinde nazopalatin kanal morfolojik tipleri incelenmiştir. Ayrıca, nazopalatin kanal morfolojisinin hastaların yaşı, cinsiyeti ve anterior santral dişlerinin durumu ile ilişkisi değerlendirilmiştir. Bulgular: Bu çalışmada 170’i kadın, 131’i erkek olmak üzere toplam 301 kişinin konik ışınlı bilgisayarlı tomografi görüntüsünde nazopalatin kanal incelenmiştir. İncelenen görüntülerde sagittal kesitlerde en sık görülen nazopalatin kanal şekli %42.5 ile silindirik tip iken, en az görülen %6.3 ile ağaç dalı tipiydi. Koronal kesitlerde ise, %67.1 ile en sık görülen tek kanal iken, en az görülen ise %5 ile çift kanaldı. Koronal kesitte incelenen nazopalatin kanal şeklinde, her iki cinsiyette de tek kanal görülmesi, Y tipi kanalın iki katından fazlayken, Y tipi kanal görülmesi çift kanalın beş katından fazlaydı. Anterior dişlilik durumu, cinsiyet, yaş grupları ve nazopalatin kanal morfolojisi arasında anlamlı bir ilişki bulunmadı. Sonuç: Nazopalatin kanalın morfolojik özellikleri ve varyasyonları lokal anestezi ve maksiller cerrahi prosedürlerinde komplikasyonları önlemek ve tedavi başarısını arttırmak için klinisyenler tarafından çok iyi bilinmelidir ve operasyon öncesi konik ışınlı bilgisayarlı tomografi ile detaylı olarak incelenmelidir.
Konik Işınlı Bilgisayarlı Tomografi nazopalatin kanal nazopalatin kanal morfolojisi Premaksilla
Aim: The morphology of the nasopalatine canal is important in treatment planning for the adjacent alveolar processes and teeth, as well as in various surgical procedures. The purpose of this study was to evaluate the morphology of the nasopalatine canal in a specific population using cone beam computed tomography. Method: Cone beam computed tomography images of 301 randomly selected patients were retrospectively examined. Nasopalatine canal morphological types were categorized on sagittal (cylindrical, cone, funnel, hourglass, tree branch, banana) and coronal (single, double, Y-type) sections. Additionally, the relationship between nasopalatine canal morphology and patients' age, gender, and anterior central teeth status was assessed. Results: Among the 301 individuals (170 females, 131 males), the most common nasopalatine canal shape in sagittal sections was cylindrical (42.5%), and the least common was tree branch type (6.3%). In coronal sections, the single canal type was the most prevalent (67.1%), while the least common was the two parallel canal type (5%). The presence of a single canal was over twice as frequent as the Y-type canal, and the Y-type canal occurred more than five times as often as two parallel canals. No significant correlation was found between nasopalatine canal morphology and the status of anterior dentition, gender, or age groups. Conclusion: Clinicians should be well-informed about the nasopalatine canal's morphology and examine it in detail with preoperative cone beam computed tomography to prevent complications and increase treatment success in local anesthesia and maxillary surgery procedures.
Cone beam computed tomography nasopalatine canal nasopalatine canal morphology premaxilla
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ağız, Yüz ve Çene Cerrahisi, Sağlık Hizmetleri ve Sistemleri (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 18 Nisan 2025 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 18 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 25 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 18 Sayı: 1 |
MEÜ
Sağlık Bilimleri Dergisi Doç.Dr. Gönül Aslan'ın Editörlüğünde Mersin
Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsüne bağlı olarak 2008 yılında
yayımlanmaya başlanmıştır. Prof.Dr. Gönül Aslan Mart 2015 tarihinde Başeditörlük görevine Prof.Dr.
Caferi Tayyar Şaşmaz'a devretmiştir. 01 Ocak 2023 tarihinde Prof.Dr. C. Tayyar Şaşmaz Başeditörlük görevini Prof.Dr. Özlem İzci Ay'a devretmiştir.
Yılda üç sayı olarak (Nisan - Ağustos - Aralık) yayımlanan dergi multisektöryal hakemli bir bilimsel dergidir. Dergide araştırma makaleleri yanında derleme, olgu sunumu ve editöre mektup tipinde bilimsel yazılar yayımlanmaktadır. Yayın hayatına başladığı günden beri eposta yoluyla yayın alan ve hem online hem de basılı olarak yayımlanan dergimiz, Mayıs 2014 sayısından itibaren sadece online olarak yayımlanmaya başlamıştır. TÜBİTAK-ULAKBİM Dergi Park ile Nisan 2015 tarihinde yapılan Katılım Sözleşmesi sonrasında online yayın kabul ve değerlendirme sürecine geçmiştir.
Mersin Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 16 Kasım 2011'dan beri Türkiye Atıf Dizini tarafından indekslenmektedir.
Mersin Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 2016 birinci sayıdan itibaren ULAKBİM Tıp Veri Tabanı tarafından indekslenmektedir.
Mersin Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 02 Ekim 2019 ile 05 Şubat 2025 tarihleri arasında DOAJ tarafından indekslenmektedir.
Mersin Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 23 Mart 2021'den beri EBSCO tarafından indekslenmektedir.
Dergimiz açık erişim politikasını benimsemiş olup, dergimizde makale başvuru, değerlendirme ve yayınlanma aşamasında ücret talep edilmemektedir. Dergimizde yayımlanan makalelerin tamamına ücretsiz olarak Arşivden erişilebilmektedir.
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.