Tarih, insanlığın tahayyül gücünün varlığı oranınca zamana olan bakışının/eleştirisinin/ya da tepkisizliğinin yaradılış saatinden beri süregeldiği bir uzantıdır. Bu uzantının bilimsel varlığı modern zamanlarda tetkik, tespit, varsayım, doğrulama, yalanlama ve hatta belirsizlik de dâhil olmak üzere irdelenmiş, üzerinde kalem oynatılmıştır. Her medeniyetin yaşantısı, tasavvuru, bakış açısı, önceliği, kimliği ve kendine münhasır her neyi var ise tüm bunlar o medeniyetin tarihe bakışında bir etkendir. Burada bazı sorular aklımıza gelmektedir:
O halde her medeniyet tarihe başka başka mı bakar?
Zaman’ın tarihe evrilmesinde insan faktörü ne şekilde önemlidir?
Tarihi bizim algılıyor olmamız ve yönlendirmemiz onu manipüle eder mi?
Tarihin içinde miyiz? Dışında mı?
İnsan zamanı/tarihi durdurabilir mi?
Tarihten kaçabilir miyiz?
Buna benzer daha pek çok soruyu Tarihin Dehşeti’ni okuyan-tabi ki tarih formasyonuyla okuyan- kişiler kendisine sorabilir. Ruiz’in çarpıcı eseri bu soruları Batı medeniyeti çerçevesinde onun içinden yetişmiş bir birey olarak sorgular ve kendince cevaplandırır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Kitap Tanıtım ve Tenkitler |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2020 |
Submission Date | October 14, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 17 Issue: 2 |