Introduction:The most important side effect of therapeutics given for cancer treatment is febrile neutropenia. Neutropenia expected to be longer than seven days and severe neutropenia (absolute neutrophil count <100/mm3) especially in hematologic cancers and solid organ tumors that show bone marrow dissemination is accepted as a high-risk feature by American Infectious Disease Society. The emergent approach to a febrile neutropenia attack is to give intravascular antibiotherapy within the shortest time possible. We aimed to evaluate the febrile neutropenia attacks of pediatric cancer patients in a tertiary referral hospital during a 27-month period.
Methods:Febrile neutropenia attacks of cases treated between January 2012 and March 2014 were investigated retrospectively from the patient files. Febrile neutropenia was defined as absolute neutrophil count below 500/mm3 or between 500-1000/ mm3 but expected to fall below 500/mm3 within 48 hours in the presence of fever of 38,50C with single axillary measurement or above 380C for one hour or two measurements above 380C within 4 hours.
Results:One hundred thirty-one febrile neutropenia attacks of 48 patients were investigated retrospectively. Fever was managed within 24 hours in 69% patients. Peripheral and catheter-drawn blood cultures showed bacterial growth in 36% of the attacks, 64% of these growths being gram negative bacteria. Empirical treatment with piperacilin-taxobactam was observed to be efficient in 32% of the attacks. As a supportive treatment, cases received G-CSF in 19% of the attacks.
Conclusion:In order to, minimize morbidity and mortality of febrile neutropenia, wide spectrum antibiotics must be given intravenously within the shortest time possible in pediatric cancers.
Giriş: Kanser nedeniyle verilen tedavilerin en önemli yan etkilerinden febril nötropeni morbidite ve mortalitenin en önemli nedenidir. Amerika Enfeksiyon Hastalıkları Derneği tarafından mevcut nötropeninin yedi günden uzun sürmesinin beklenmesi ve derin nötropeni (mutlak nötrofil sayısı <100/mm3) gibi yüksek risk özelliği olarak kabul edilmektedir. Febril nötropeni atağı sırasında acil yaklaşım geniş spektrumlu antipsödomonal etkinliği olan antibiyoterapinin intravenöz yolla en kısa sürede hastaya uygulanmasıdır. Bu çalışma üçüncü basamak hizmet veren bir hastanenin 27 aylık dönemde kanserli çocukların febril nötropeni ataklarını incelemeyi amaçlamıştır.
Gereç ve Yöntem: Ocak 2012 ile Mart 2014 tarihleri arasında hematolojik veya solid organ kanseri nedeniyle tedavi edilen olgularda gelişen febril nötropeni atakları retrospektif olarak dosyalarından incelendi. Febril nötropeni; mutlak nötrofil sayısının 500/mm3 altında olması veya 500-1000/ mm3 arasında olup 48 saat içinde 500/mm3 altına düşmesi beklenen durumlara eşlik eden koltuk altından bir kez 38,5˚C ölçülen veya bir saat boyunca 38˚C üzerinde seyreden veya dört saatlik süreçte iki kez 38˚C üzerinde ölçülen ateş varlığı olarak tanımlandı.
Bulgular: Ortalama yaşı 7,1 ± 5,3 yıl olan 48 hastanın 131 febril nötropeni atağı retrospektif olarak incelendi. Hasta grubunun %75’ini lösemi tanılı olgular oluşturmaktaydı. Ataklar sırasında ilk 24 saatte %69’unun ateş kontrolü sağlandı. Kan veya kateter kültüründe üreme atakların %36’sında, üremelerin %64’ünde ise gram negatif bir bakteri saptandı. Hastalara ampirik olarak başlanan piperasilin-tazobaktam atakların %32’sinde tedavi için yeterli oldu. Destek amacıyla atakların %19’unda granülosit koloni stimüle edici faktör uygulandı.
Tartışma:Kanserli çocuklarda kemoterapi sonrasında gelişen kemik iliği baskılanması veya başka nedenlerle kemik iliğinin çalışmadığı durumlarda hastaların morbidite ve mortalitesini en aza indirmek için geniş spektrumlu antibiyoterapi en kısa sürede başlanmalıdır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Health Care Administration |
Journal Section | Original Articles |
Authors | |
Publication Date | March 26, 2019 |
Submission Date | November 28, 2018 |
Acceptance Date | March 5, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 10 Issue: 36 |