II. Mahmud (1808-1839) dönemi Osmanlı tarihinde olduğu kadar, başkent İstanbul için de bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Yeniçerilerin ilgası ile dönüşen askeri ve idari sistem, otoriter padişahın sosyal, kültürel ve eğitim alanında yaptığı reformlar ile perçinlenmiştir. Bu bağlamda II. Mahmud, hem tebaasının gözündeki popülaritesini perçinlemek hem de reformlarını meşrulaştırmak adına kendini görünür kılmıştır. Mimari ise sultanın görünürlüğünü temin eden ve gücünü temsil eden önemli bir araç olarak öne çıkmış, bu dönemde kent mekânına II. Mahmud’un tamir ettirdiği ve yaptırmış olduğu mimari eserler damgasını vurmuştur. Bu araştırma II. Mahmud dönemi yapılarının bir envanterini ortaya koymaktan ziyade, reformist sultanın mimariyi nasıl araçsallaştırdığını çeşitli örnekler üzerinden açıklamayı ve görsel ve yazılı belgelerin ışığında dönemin dönüşen görsel ideolojilerine ışık tutmayı hedeflemektedir. Erken 19. yüzyılda inşa edilen yapıların ortak mimari ve dekoratif dili, kentin farklı noktalarında inşa edilen, saray, kışla, köşk, kule, kapı gibi farklı yapı türleri üzerinden değerlendirilmekte ve bu eserler modernleşen ve merkezileşen Osmanlı devleti bağlamında tartışılmaktadır.
Oxford Üniversitesi'nde Doktora sonrası çalışmalarımı destekleyen Barakat Trust'a teşekkürü borç bilirim.
The reign of Mahmud II (1808–1839) is accepted as a turning point both for the Ottoman Empire and its capital Istanbul. The authoritative ruler not only abolished the Janissaries, but also introduced numerous reforms that transformed the military, political, social and cultural life of the empire. Architecture, in this respect, was also used as a tool to legitimize the reforms and manifest the power and authority of the sultan. Architectural edifices and restoration projects commissioned by Mahmud II not only transformed the cityscape of Istanbul but also promoted the symbolic visibility of the ruler. In this respect, this paper does not aim at providing a full inventory of all the buildings of the period, but presenting the role of architecture in the political and physical reconfiguration of Istanbul and shedding light on the changing visual ideologies of the Ottoman Empire by the early 19th century by presenting specific cases and examples, based on archival documents, primary sources, engravings, paintings, and photographs of the period. This article aims at discussing the role of new architectural and decorative grammar of the buildings, such as palaces, barracks, kiosks, towers, portals in the context of modernizing and centralizing Ottoman state.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Architecture |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | April 30, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 6 Issue: 1 |