Amaç: Adli tıp kayıtlarında, erişkinlerde hayat boyu stabil kabul edilen palatal rugaların hızlı üst çene genişletmesi (HÜÇG) tedavisi sonrasındaki transversal stabilitesinin dental model üzerinde değerlendirilmesidir.
Gereç ve yöntemler: Kliniğimizde üst çene transversal darlığı teşhis edilen, HÜÇG tedavisi uygulanan 20 hastanın (8 kız,12 erkek yaş 14.2 +-1.7 yıl) genişletme öncesi ve retansiyon sonrası kayıtlarından oluşmaktadır. Palatal rugalar 1. rugadan 3. rugaya kadar dental modeller üzerinde kurşun kalemle işaretlendi. İnter-medial ve inter-lateral ruga mesafeleri ve rugaların transversal pozisyon değişiklikleri dijital kumpas ile ölçülerek kaydedildi.
Bulgular: Yapılan ölçümler neticesinde genişletme sonrası rugaların inter-lateral ve inter-medial transversal mesafe ölçümlerinde istatistiksel olarak anlamlı artış bulunmuştur (p<.001).
Sonuç: Bu çalışmada HÜÇG ile tedavi edilen bireylerde rugaların kimlik belirlenmesinde stabil olmadığı bulunmuştur. Buna göre palatal ruga incelemesi ile kimlik tespiti yapılan hastaların ortodontik tedavi geçmişlerinin sorgulanması gerekmektedir.
Aim: Evaluation of the transversal stability of palatal rugaes after rapid maxillary expansion (RME) treatment on a dental model, which remain stable throughout the life of the adult in the records of forensic medicine.
Materials and Methods: It consists of the pre-expansion and post-retention records of 20 patients (8 girls, 12 boys, 14.2 + -1.7 years) diagnosed with maxillary transversal deficiency and treated with RME in our clinic. Palatal rugae were marked simultaneously with pencil on dental models from the 1st to the 3rd ruga. Inter-medial and inter-lateral ruga distances and transversal position changes of rugae were measured with digital caliper and recorded.
ResultsAs a result of the measurements , a statistically significant increase was found between the inter-medial and inter-lateral points of the 1st, 2nd and 3rd ruga after expansion (p <.001).
Conclusion: : In this study, it was found that rugaes were not stable in determining the identity in individuals treated with RME. Accordingly, the orthodontic treatment histories of the patients who are identified with palatal ruga examination should be questioned.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Dentistry |
Journal Section | RESEARCH ARTICLE |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2020 |
Submission Date | November 23, 2020 |
Acceptance Date | December 15, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 2 Issue: 3 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.