Abstract
İnsanlığın gelişim ve değişim sürecinin bileşenlerinden biri olan ordular, anlam, kapsam ve parametreleri sürekli dönüşen güvenlik kavramına paralel olarak varlıklarını sürdürmektedir. Fetihlerden bağımsızlık mücadelelerine ve ülke topraklarını korumaya kadar farklı görevler üstlenen orduların, dışarıdan gelen tehditlerin yanı sıra, çeşitli siyasi krizler, toplumsal hareketler ve ekonomik istikrarsızlıklar gibi “iç tehditlere” karşı bir mekanizma olarak da kullanılması söz konusu olmuştur. Öte yandan özellikle Soğuk Savaş döneminde az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde orduların, seçilmiş yönetimleri devirerek ABD’nin istediği anti-komünist yönetimlerin işbaşına gelmesini sağlamakta kullanılması da oldukça sık görülen bir olgu haline gelmiştir. Kendilerine özgü tarihsel, kültürel, idari ve toplumsal birtakım farklılıklara sahip olmakla birlikte, Soğuk Savaş döneminde ABD’nin de etkisiyle benzer ekonomik, siyasi ve askeri süreçlerden geçen Latin Amerika ülkeleri ve Türkiye arasında orduların siyasetteki rolü, darbelerin arkasında yatan temel faktörler gibi ortak bazı unsurlar bulunmaktadır. Bu çalışmanın amacı, Soğuk Savaş döneminde çok sayıda askeri müdahalenin yaşandığı Latin Amerika ülkeleri ve Türkiye’nin coğrafi uzaklıklarına karşın ortak deneyimlerine yön veren benzer faktörlerin tartışılmasıdır.