Osmanlı Devleti’nde Süryaniler idarî olarak Ermeni Patrikhanesi’ne bağlı
bulunmaktaydılar. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethi sonrası teşkilatlandırılan
“Millet Sistemi”nde gayrimüslim milletler olarak sadece Rumlar, Ermeniler ve Yahudiler
kabul edilmekteydiler. Rumlar ve Ermeniler dışındaki diğer Hristiyan gruplar,
idarî olarak Rum veya Ermeni Patrikhanesi’ne bağlanmışlardı. Süryaniler, Ermeni
Patrikhanesi’nin sorumluluğunda olan gruplardandılar. Bu idarî yapı 19. yüzyıla kadar
devam edecek, bu yüzyıldan itibaren klasik millet sistemi değişime uğramaya başlayacaktı.
Devlet, Rum – Ermeni ve Yahudiler dışındaki bazı Hristiyan toplulukları
da ayrı birer millet olarak tanımaya ve mevcut “milletler”e önceki dönemlerden farklı
olarak anayasal bazı haklar vermeye başlayacaktı. Süryaniler bu dönemde böyle bir
hak elde etmeyi başaramamışlar ancak 19. yüzyıl ortalarında İstanbul’da kendilerine
ait bir temsilcilik açmışlardı. Fakat bu durum, Süryanilerin devletle olan ilişkilerini
doğrudan kendilerinin sürdürecekleri anlamına gelmemekteydi. Ermeni Patrikhanesi
hâlâ Süryanilerle devlet arasında aracılık konumuna devam etmekteydi. Bu durum
sonraki yıllarda Ermeni – Süryani çekişmelerini daha da artıracaktı. Süryaniler Osmanlı
Devleti içinde yaşayan diğer gayrimüslim milletler gibi resmî statüde kendi
adlarıyla ayrı bir millet olarak tanınma sürecine ancak 1914 yılında girebilmişlerdi.
Bu tarihte hükümete sunulan “Süryani Kadîm Milleti Nizamnamesi” ile Süryani Milleti,
Rum, Ermeni ve Yahudi milletlerinin 19. yüzyıl sonlarında yürürlüğe girmiş olan
nizamnameler ile kazandıkları anayasal hakları, onlardan yaklaşık 50 yıl sonra elde
etmek için resmen müracaatta bulunmuş oluyordu. Bu makalede Süryani milletinin
Osmanlı idaresinde yaşadığı idarî süreç, Ermeni Patrikhanesi’ne bağlı olmalarının
Süryaniler açısından olumsuz etkileri, Ermeni Patrikhanesi’nden ayrılma çabaları, bu
çabalar sırasında yaşanan Ermeni – Süryani çekişmeleri ve 1914 yılında hükümete
sunulan nizamname ile talep ettikleri statü incelenecektir. Nizamnamenin içeriği
ve maddeleri hakkında ayrıntılı açıklamalar yapılarak, diğer gayrimüslim milletlerin
nizamnameleri ile arasındaki benzerlik ve farklılıklar vurgulanacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 7, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 |