Öğretim programları bir ülkenin eğitim stratejilerini barındırmakta ve uygulandığı neslin geleceğini şekillendirmektedir. Okuma ve anlama ise eğitim sisteminin temelindeki mihenk taşıdır. PISA 2018 uygulamasında Estonya Avrupa’nın en yüksek puana sahip olan ülkesi olmuştur. Ülkemiz ise PISA uygulamalarında OECD ortalamalarından geride kalmaktadır. Bu nedenle çalışma kapsamında Estonca Öğretim Programı ile Türkçe Öğretim Programı okuma ve anlama temelinde karşılaştırılmıştır. Nitel araştırma modelinde doküman analizi yöntemi ile veriler analiz edilmiştir. Bu kapsamda eğitim programlarının genel yapısı ve değişimi, dil gelişim politikaları, dil öğretiminin genel yapısı ve içerikleri, ders saatleri, beceriler ve değerlendirme boyutunda karşılaştırmalar yapılmıştır. Sonuç olarak Estonca Öğretim Programı’nda edebi eserlere daha çok yer verildiği görülmektedir. Ayrıca öğrencilere her yıl için okuması gereken kitaplar listelenmektedir. Türkçe Öğretim Programı’nda, bireylerin kendini ifade edebileceği bir ortam sağlanmalı ve günlük dil becerilerini kullanmaları sağlanmalıdır. Metinleri okurken detaylı analiz yapabilme konusunda öğrenciler eğitilmelidir. Karakter analizleri, olay, yer ve kurgu analizleri yapılmalıdır. Bireylerin bilimsel temelleri olan metinler oluşturmaları sağlanmalı ve bireyler metin yazmaları için teşvik edilmelidir.
The curriculum contains the educational strategies of a country and shapes the future of the generation it is applied to. Reading and comprehension is the cornerstone of the education system. In PISA 2018 implementation, Estonia has become the country with the highest score in Europe. Our country lags behind OECD averages in PISA applications. For this reason, the Estonian Curriculum and Turkish Curriculum were compared on the basis of reading and understanding. In the qualitative research model, the data were analyzed by document analysis method. In this context, comparisons were made in the general structure and change of educational programs, language development policies, the general structure and content of language teaching, hours of lessons, skills and assessment. As a result, it is seen that there are more literary works in the Estonian Curriculum. In addition, students are listed with books that they must read each year. In the Turkish curriculum, an environment where individuals can express themselves should be provided and they should be provided with daily language skills. While reading the texts, students should be trained to make detailed analysis. Character analysis, event, location and editing analysis should be done. Individuals should be provided to create texts with scientific foundations and be encouraged to write texts.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2020 |
Submission Date | September 8, 2020 |
Acceptance Date | December 10, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 8 Issue: 2 |