Kudüs/Beytü’l-Makdis Yahudi ve Hıristiyanlar için kutsal olduğu gibi Müslümanlar için de kutsal ve önemli bir şehirdir. İslam gelmeden önce Kudüs gerek siyasi gerekse dinî birçok savaş, katliam, tahribat, kan ve gözyaşına sahne olmuştur. Hz. Peygamberin vefatı ve irtidat savaşlarının hemen akabinde başlayan, dünya tarihinin görüp geçirdiği en hızlı ve kalıcı fetih hareketi olan ilk İslam fetihleri ile Müslümanlar, Irak-Suriye bölgelerinde süratle ilerlemeye başlamışlardır. Suriye cephesindeki Filistin bölgesini fethetmekle görevli olan İslâm ordusu kısa sürede bölgenin birçok şehrini ele geçirdiği halde gerek müstahkem, gerekse asker sayısının fazla olması gibi sebeplerle Kudüs’ün fethini sona bırakmıştır. Aslında Kudüs gibi müstahkem diğer birçok şehri daha önce fetheden Müslümanların bu şehrin fethini sona bırakmaları, muhtemelen bu şehrin kutsallığına duydukları saygıdan dolayı daha fazla kan dökmeden ve tahrip etmeden şehri ele geçirme arzularından kaynaklanmış olmalıdır. Nitekim Müslümanlar üstün bir durumda olup bir miktar daha gayretle şehri ele geçirebilecek iken Kudüs halkının verilecek emannâmeyi Hz. Ömer’in elinden alma taleplerine onun olumlu karşılık vermesi ve bir aylık zorlu bir yolculuktan sonra Kudüs’e gelip istenilen emannâmeyi kendi eliyle Kudüslüler’e vermesi ve şehri barışla teslim alması bu fikri desteklemektedir. Hz. Ömer’in Kudüslüler’e yazıp verdiği bu metin sanıldığı gibi bir antlaşma metni olmayıp Hz. Ömer tarafından verilen tek taraflı bir emannâmedir. Çünkü antlaşma metinlerinde her iki tarafın da ismi veya imzası olur. Bu metinde ise sadece Müslümanların ismi ve şahitliği vardır. Neticede Filistin bölgesinde hem Müslümanlar hem Hıristiyanlar hem de Yahûdiler için kutsal sayılan Kudüs/Beytü’l-Makdis fazla kan dökülmeden barışla Müslümanların eline geçmiş ve üç semavî dinin mensupları için şehirde huzur ve güvenin hâkim olduğu bir dönem başlamıştır. Hz. Ömer ve ondan sonra gelen Müslümanlar bu emannâme şartlarına uymuşlar, böylece Kudüs bölgede yaşayan tüm din mensuplarının özlediği bir şehir hüviyetine kavuşmuştur.
-
-
-
-
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makalesi |
Authors | |
Project Number | - |
Publication Date | June 30, 2020 |
Submission Date | May 8, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 7 Issue: 1 |