Fransa’da İslam, sömürgecilik sonrası dönemde artan göçlerle birlikte ülkenin toplumsal dokusunun ayrılmaz bir parçası hâline gelmiştir. Göçmenlerin entegrasyon süreçlerinde kimlik ve aidiyet meseleleri önemli bir yer tutarken, özellikle Kuzey ve Batı Afrika’dan gelen Müslüman topluluklar, dinî pratiklerini sürdürme ile toplumsal normlara uyum sağlama arasında bir denge kurmaya çalışmaktadır. Bu çerçevede, dinî ritüeller yalnızca ibadet niteliği taşımamakta, aynı zamanda bireylerin kimlik inşası ve kültürel süreklilik sağlamasında hayati bir rol üstlenmektedir. Çalışma, Fransa’daki Müslüman toplulukların çeşitliliğini ve entegrasyon süreçlerini dinî pratikler üzerinden ele almayı amaçlamaktadır. Literatürde dinî ritüeller ve gündelik pratikler genellikle göz ardı edilmektedir. Jocelyne Cesari, Olivier Roy ve Vincent Geisser gibi araştırmacılar, İslam’ın siyasallaşması ve radikal akımlar gibi konulara odaklanırken, Fransa’daki geniş Müslüman nüfusun dinî ve kültürel zenginlikleri yeterince incelenmemiştir. Bu eksiklik, İslam’ın Fransa’daki gündelik tezahürlerini anlamada sosyolojik ve siyasal bağlamda önemli bir boşluk bırakmıştır. Çalışmanın temel sorunsalı, Fransa’daki Müslüman toplulukların entegrasyon süreçlerinde karşılaştıkları zorluklar ve bu süreçlerin dinî pratiklere etkisidir. Fransa’nın katı laiklik anlayışı, dinin kamusal alandan dışlanmasını öngörmekte, bu durum ise Müslüman topluluklar için hem uyum sağlama hem de kimliklerini koruma mücadelesi anlamına gelmektedir. Özellikle dinî aidiyetin bireyselleşmesi, sekülerleşme eğilimleri ve toplumsal önyargılar bu süreci daha da güçleştirmektedir. Çalışmanın teorik çerçevesinde Nancy Venel’in “çok katmanlı kimlik” yaklaşımı temel alınmıştır. Venel, bireylerin farklı aidiyet unsurlarını bir arada yaşayabildiği ve bu unsurlar arasında stratejik seçimler yapabildiği bir model sunmaktadır. Bu teori, Fransa’daki Müslüman göçmenlerin kimlik mücadelesini ve toplumsal uyum süreçlerini anlamada temel bir araç olarak kullanılmaktadır. Araştırma, nitel yöntem ve doküman incelemesi tekniği çerçevesinde ikincil materyaller veri analizine tabi tutulmuştur. Fransa’da yapılan çeşitli anket verileri yeniden değerlendirilerek Müslüman toplulukların dinî bağlılık düzeyleri ve entegrasyon süreçleri incelenmiştir. Analizler, bireylerin kimlik stratejilerinden toplumsal uyuma kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır. Venel’in çok katmanlı kimlik teorisi, bu süreçlerin çok yönlü doğasını çözümlemede çalışmaya bir teorik temel sunmaktadır. Ancak çalışmanın kapsamı tüm Müslüman nüfusu değil, belirli bölgeler ve örneklem gruplarını kapsaması nedeniyle sınırlılık göstermektedir. Bu durum, sonuçların genellenebilirliğini kısmen kısıtlamakta olup bulguların yorumlanmasında bu sınırlılığın göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Çalışmanın amacı, Fransa’daki Müslüman toplulukların dinî ve kültürel zenginliklerini daha iyi anlamak ve bu entegrasyon süreçlerinde karşılaştıkları sorunları sosyolojik bir bakış açısıyla değerlendirmektir. Araştırma, yalnızca İslam’ın toplumsal görünürlüğünü artırmayı değil, aynı zamanda Fransa’nın çoğulcu yapısına katkı sağlayacak politikalar geliştirilmesine ışık tutmayı hedeflemektedir. Müslüman bireylerin kimliklerini koruyarak topluma uyum sağlamalarının mümkün olduğunu ortaya koyan bulgular, bu çalışmanın önemli sonuçları arasında yer almaktadır. Araştırma, Fransa’daki Müslüman toplulukların dinî ve toplumsal yapısını inceleyerek laiklik, kimlik ve dinî pratikler arasındaki çok yönlü ilişkiyi çözümlemeye katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.
Islam in France has become an integral part of the country’s social fabric, particularly following the post-colonial period marked by increasing migration. Issues of identity and belonging occupy a central place in the integration processes of migrants. Muslim communities, especially those from North and West Africa, strive to balance the continuation of their religious practices with adapting to societal norms. In this context, religious rituals are not merely acts of worship but also play a vital role in identity construction and the preservation of cultural continuity. This study aims to examine the diversity of Muslim communities in France and their integration processes through the lens of religious practices. In the literature, religious rituals and everyday practices are often overlooked. Researchers such as Jocelyne Cesari, Olivier Roy and Vincent Geisser have focused on topics like the politicization of Islam and radical movements, yet the religious and cultural richness of the broader Muslim population in France remains underexplored. This gap has created a significant void in understanding the everyday manifestations of Islam in France within sociological and political contexts. The core issue of this study is the challenges faced by Muslim communities in France during their integration processes and the impact of these processes on religious practices. France’s strict secularism, which envisions the exclusion of religion from the public sphere, presents a dual struggle for Muslim communities: adapting to societal norms while preserving their identities. This challenge is further exacerbated by the individualization of religious affiliation, trends toward secularization and social prejudices. The theoretical framework of the study is based on Nancy Venel’s “multilayered identity” approach. Venel proposes a model in which individuals can simultaneously navigate multiple dimensions of identity and make strategic choices among them. This theory serves as a key tool for understanding the identity struggles and social integration processes of Muslim immigrants in France. The research was conducted using qualitative methods and the document analysis technique, with secondary materials subjected to data analysis. Various survey data conducted in France have been re-evaluated to examine the levels of religious commitment and integration processes of Muslim communities. The analyses encompass a wide range, from individual identity strategies to social cohesion. Venel’s multilayered identity theory provides a theoretical foundation for unraveling the multifaceted nature of these processes. However, the study’s scope is limited to specific regions and sample groups rather than the entire Muslim population. This limitation partially restricts the generalizability of the findings, and it is essential to consider this constraint when interpreting the results. The aim of the study is to gain a deeper understanding of the religious and cultural richness of Muslim communities in France and to evaluate the challenges they face in integration processes from a sociological perspective. The research seeks not only to enhance the social visibility of Islam but also to inform the development of policies that contribute to France’s pluralistic structure. Findings that demonstrate the possibility for Muslim individuals to maintain their identities while integrating into society are among the significant outcomes of this study. By examining the religious and social structures of Muslim communities in France, the study aims to contribute to the analysis of the multifaceted relationship between secularism, identity and religious practices.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | April 20, 2025 |
Submission Date | December 9, 2024 |
Acceptance Date | March 27, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Issue: 28 |