The source of the Prophet’s invitation to those around him after receiving revelation in Mount Hira is not explicitly mentioned in either Sīrah or Tafsīr. It usually expressed that the revelation was interrupted for a certain period after the first five verses of Surah al-‘Alaq were revealed in Hira, later Surah al-Muddaththir was revealed and thus the Prophet began his invitation in this way. But in the sources, it is reported that the period of interruption of the revelation lasted for three years, and the prophet began to openly invite with the revelation of the verses: “get up and warn”, “warn your close relatives and your clan”, or “proclaim what you are commanded”. Therefore, in this sense, the problem arises on what basis and when the Prophet started the invitation. However, it is also discussed in the sources whether there is confidentiality in the Prophet's invitation. In classical works of the first period, it is stated that the “secret invitation” lasted three years, but in some recent studies it is claimed that there is no such period. In this study, we will try to reach a conclusion by making the transplanted evidences and their evaluations related to these two problems.
Hz. Peygamber’in Hira’da ilk vahyi almasından sonra etrafındakileri davete çağırması, kanaatimizce ne Siyer ne de Tefsir kaynaklarında açık bir şekilde zikredilmektedir. Genellikle Hira’da Alâk sûresinin ilk beş âyeti inzal olduktan sonra belli bir süre vahyin kesildiği, daha sonra Müddessir sûresinin indirildiği ve bu şekilde Rasûlüllah’ın dâvetine başladığı ifade edilmektedir. Lâkin kaynaklarda vahyin kesilme süresinin üç sene sürdüğü, “kalk ve uyar”, “yakın akrabânı ve aşîretini uyar” veya “emrolunduğun şeyi dosdoğru anlat” âyetlerinin indirilmesi ile Hz. Muhammed’in açıktan dâvete başladığı nakledilmektedir. Dolayısıyla Hz. Peygamber’in hangi âyete dayanarak ve ne zaman dâvete başladığı problemi ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte Hz. Peygamber’in tebliğinde gizli bir sürecin olup olmadığı da ayrı bir tartışma konusudur. İlk dönem eserlerde “gizli” dâvetin üç yıl sürdüğü ifade edilirken, son zamanlarda yapılan bazı çalışmalarda böyle bir dönemin olmadığı iddia edilmektedir. Biz bu çalışmamızda bu iki problemle ilgili delilleri ve onların değerlendirmesini yapacağız.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2021 |
Submission Date | October 15, 2020 |
Published in Issue | Year 2021 Issue: 3 |