1160’lı
yılların başında Suriye’deki Nizârîlerin başına geçen İranlı dâî Râşidüddîn
Sinân, Nizârîleri örgütleyerek Nizârî davetin merkezi olan Alamut karşısında
bağımsız bir pozisyon elde etti. Nizârî tarihinin en etkili isimlerinden biri
olarak kabul edilen Râşidüddîn, Nizârîleri yeniden organize ederek savunma ve
saldırı kabiliyetlilerini takviye etti. Nitelikli
ve özverili adamlarından seçtiği fedâîleri aracılığıyla düşmanlarına karşı
suikast girişimlerine başlayan Râşidüddîn’in hedef seçtiği seçkin simaların
başında Salâhaddîn-i Eyyûbî gelmektedir. Salâhaddîn, kendisine karşı iki
başarısız suikast girişiminde bulunan Râşidüddîn’in ikâmet ettiği Misyaf
Kalesi’ni kuşatarak Râşiddîn’i bunaltmışsa da Hama sahibi ve dayısı
Şihâbeddîn Mahmûd b. Tekeş’in araya girmesiyle kuşatmayı kaldırmıştır. Misyaf
kuşatmasından sonra Salâhaddîn’e karşı giriştiği suikast faaliyetlerine son
vermek zorunda kalan Râşidüddîn Sinân, sultanla karşı karşıya gelmemeye dikkat etmiştir.
Salâhaddîn ise, 1192’de İngiltere kralı Richard ile imzaladığı barış
anlaşmasına Sinan’ın kontrolündeki Nizârî bölgeleri de dâhil ederek
şahsiyetinin en belirgin özelliği olan adalet ve merhametini bir kez daha
göstermiştir.
Salâhaddîn’i
Eyyûbî ile Suriye’deki Nizârî toplumunun ilişkisini ela aldığımız bu makalede
Nizârî davetin kuruluş aşaması kısaca ele alındıktan sonra Fâtımî devletini ortadan
kaldırırken Salâhaddîn’e karşı kurulan komplolar ve Salâhaddîn’in Râşidüddîn
Sinan’la ilişkileri değerlendirilmiştir. Salâhaddîn’e düzenlenen suikastların
nedenlerine ve Misyaf kuşatmasına dair tarihî ve mitolojik kayıtların değerlendirildiği
makale, konu hakkındaki rivayetlerin otantikliğini sorgulamayı amaçlamaktadır.
In the beginning of the 1160s, Iranian dai
Râshid al-Dîn Sinan became the leader of Nizârîs in Syria, organized them and
achieved an independent position against Alamut. Recognized as one of the most
influential names in Nizârî history, Râşidüddîn reorganized the Nizârîs and
reinforced their defensive and offensive capabilities. Salâh al-dîn al-Ayyûbî
was one of the significant targets chosen by Râshid al-dîn, who started his
assassination attempts against his enemies by assasins he selected from his
qualified and dedicated men. Although Salâh al-dîn sieged the Misyaf Fortress,
which was the residence of Râshi al-dîn, who had attempted two unsuccessful
assassinations against him, and overwhelmed Râshîd al-din, he terminated the
siege after the mediation initiatives of the Hama owner and his uncle Shihâb
al-dîn Mahmd b. Taksh. Râshid al-dîn Sinân, who had to end the assassination
attempts against Salahaddîn after the siege of Misyaf, was careful not to
confront the Sultan. Salahaddîn once again demonstrated his justice and
compassion, the most prominent features of his personality, by including the
Nizârî regions under Sinan's control to the peace agreement he signed with the Richard,
king of England in 1192.
In the present article on the association between
Salâh al-dîn al-Ayyûbî and the Nizârî community in Syria, initially the
foundation process of Nizârî da‘wa was briefly discussed, and then the
conspiracies against Salâh al-dîn and relations between Salahaddîn and Râshid
al-dîn Sinan were scrutinized. The aim of the present article that assesses the
reasons of assassination attempts against Salâh al-dîn and historical and
mythological records about Misyaf siege is to question the authenticity of the
accounts about the topic.
Salâh al-dîn Râshid al-dîn Nizârî Fidâ’î Assassination Misyaf
Journal Section | Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | November 30, 2017 |
Acceptance Date | November 22, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 |
Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.
Derginin tüm içeriğine açık erişim sağlanmaktadır. Yayınlanan makaleler öncelikle İThenticate programında taranmaktadır.
Dergimizde
yayınlanan makalelerin sorumluluğu yazara ait olup, tüm telif hakları Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi’ne devrolunmuştur.