Meânî ve beyân sanatları
içerisinde ulaşılması zor, kıymeti yüksek bir sanat olarak takdim edilen
tasrîf, Kur’ân’ın kendine özgü anlatım tarzını ifade eden üslûplarından
biridir. Konunun sunumundaki manaların değişimini ve aynı mananın aktarımında
lafızlarda ve üslûpta ortaya çıkan farklılaşmaları konu alan bu sanatın,
Kur’ân’da aynı yerleşim yerleri için kullanılan karye ve medîne kelimeleri üzerinde de câri
olduğu görülür. Kur’ânî anlatımda ve Kur’ân kıssalarında genel olarak tarih ve
yer bilgisi verilmemekte fakat yerleşim bölgeleri; karye, medîne, mısır, belde ve dâr gibi farklı
kelimelerle isimlendirilmektedir. Bu durum; şahıs, zaman, mekân ve olay
örgülerinden müteşekkil anlatım içerisinde hâdisenin geçtiği mekânın
hangi kelime ile isimlendirildiğini dolayısıyla kullanılan kelimeler arasındaki
tasrîfin inceliklerini anlamayı daha da önemli kılmaktadır. Kur’ân’da tasrîf
olgusunu ve Kur’ân kıssalarında karye/medîne kelimelerinin
tasrîfini konu alan bu makalede, Kur’ân’da yerleşim yerlerini ifade eden mezkûr
iki kelimenin farklı anlamlara işaret edip-etmediği araştırılacaktır. Yapılan
araştırma sonucunda furûk ilminde olduğu gibi tasrîf sanatı açısından da
konunun anlatımına, âyetin siyak ve sibakına bağlı olarak karye ve medîne kelimelerinin Kur’ân’da verilen
mesajın daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacak nüanslara sahip olduğu
görülmüştür.
The tasreef, which is
described as an art that is difficult to reach and highly valuable in the art
of declaration and rhetoric, is one of the Qur’anic styles that expresses its
unique style of expression. It is seen about this art, which deals with the
change of meaning in the presentation of the subject and the differences
arising in the transfer of the same meaning in words and style, that it applies
to the words qaryaa and Medina which are used for the same settlements in the
Qur’an. History and place information are generally not given in the Qur’anic
narrative and Qur’anic stories (qissa), but the settlement areas are named with
different words such as qaryaa, medina, misr, balda and daar. This situation
makes it even more important hence the place which the event occured within the
narrative consisting of individiual, time, space and events called by which of
the word to understand the subtleties of the tasreef among the words used. In
this article, which focuses on the phenomenon of tasreef in the Qur’an and the
description of the words qaryaa/medina in the Qur’anic stories, it will be
investigated whether the two mentioned different words expressing places in the
Qur’an will indicate different meanings. As a result of the research, it is
seen that the subject of narration in terms of the art of tasreef, and the
words of qaryaa and medina depending on the siaq and the sibaq of the verse
will contribute to a better understanding of the message given in the Qur’an as
it is in the science of furuq.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | August 31, 2019 |
Acceptance Date | September 1, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 |
Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.
Derginin tüm içeriğine açık erişim sağlanmaktadır. Yayınlanan makaleler öncelikle İThenticate programında taranmaktadır.
Dergimizde
yayınlanan makalelerin sorumluluğu yazara ait olup, tüm telif hakları Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi’ne devrolunmuştur.