Son on beş yıl içerisinde gerçekleştirilen genel ve yerel seçim sonuçlarına bakıldığında, Kürt seçmenlerin kahır ekseriyetinin iki parti (AK Parti ve HDP) etrafında konsolide oldukları anlaşılmaktadır. 31 Mart 2019’da gerçekleştirilen Mahalli İdareler Seçiminde de Kürt seçmenlerin siyasi tercihlerinde totalde önemli bir değişiklik yaşanmadı. Ancak, her iki partiye yönelik tercihte bölgesel düzeyde bir farklılaşma ortaya çıktı. AK Parti, Kürt coğrafyasında oylarını artırırken, Türkiye’nin Batısında oy kaybına uğradı. HDP ise, tam tersine, Kürt coğrafyasında oy kaybederken, Türkiye’nin Batısındaki büyük kentlerde yaşayan Kürt seçmeni CHP’li adaylara oy vermeye ikna ederek Cumhur İttifakına ağır bir yenilgi yaşattı. Kürt seçmen tercihlerindeki bölgesel düzeyli oy kaymalarının temel nedeni, Kürt seçmende her iki partiye yönelik oluşan kırgınlık ve kızgınlıktır. AK Parti’nin uzunca bir süredir izlediği güvenlikçi, baskıcı, devletçi ve milliyetçi siyasetten rahatsızlık duyan Kürt seçmen, AK Parti’yi Türkiye’nin Batısında cezalandırma yoluna gitti. Kürt seçmenin önemli bir kısmının desteğinden mahrum olan AK Parti, Türkiye’nin en önemli büyükşehir belediye başkanlıklarını kaybetmiş oldu. Başta Hendek-Barikat sürecinde yaşananlar olmak üzere, HDP’li belediyelerin hizmet üretmedeki eksiklikleri ve aday profili konusunda gösterilen özensizlik gibi sebeplere bağlı olarak Kürt seçmen, Bölgede HDP’ye beklenen desteği sunmaktan kaçındı. Böylece HDP, elinde bulundurduğu belediyelerin yaklaşık üçte birini kaybetmiş oldu.
Looking at the results of the general and local elections held in the last fifteen years, it is seen that the majority of Kurdish voters have been consolidated around two parties (AK Party/Justice and Development Party and HDP/People’s Democratic Party). There was no significant change in the total political preferences of Kurdish voters in the elections held on March 31, 2019, as well. However, there was a regional differentiation in the preference for both parties. AK Party, while increasing its votes in the Kurdish region, incurred the loss of vote in the west of Turkey. HDP, on the contrary, while losing votes in the Kurdish region, caused a heavy defeat to Cumhur Alliance through persuading Kurdish voters living in big cities in the west of Turkey to vote for CHP (Republican People’s Party) candidates. The main reason for the regional shifts in Kurdish voters’ preferences is the resentment and indignation accrued against both parties in Kurdish voters. Kurdish voters discomforted by security, repressive, statist and nationalist policies followed by AK Party for a long time resorted to the punishment of AK Party in the west of Turkey. AK party, deprived of a substantial part of Kurdish voters’ support, lost many of the most important metropolitan municipalities in Turkey. Kurdish voters declined to offer the expected support to the HDP in the region, mainly due to the incidents in the ditches-barricades process, the lack of service provided by the HDP municipalities, and the lack of attention given to the profile of the candidates. Consequently, HDP lost nearly one third of the municipalities it had held before.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2019 |
Acceptance Date | December 20, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 |
Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.
Derginin tüm içeriğine açık erişim sağlanmaktadır. Yayınlanan makaleler öncelikle İThenticate programında taranmaktadır.
Dergimizde
yayınlanan makalelerin sorumluluğu yazara ait olup, tüm telif hakları Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi’ne devrolunmuştur.