16.04.2017 tarihli halk oylaması ile kabul edilen ve 6771 sayılı kanunla
gerçekleştirilen anayasa değişikliği ile Türkiye’de parlamenter sistemden
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmiştir. 09.07.2018 tarihinde halk tarafından
seçilen Cumhurbaşkanının göreve başlamasıyla yapılan değişiklikler bütünüyle yürürlüğe
girmiştir. Başkanlık sistemi merkezinde düzenlenen bu yeni Cumhurbaşkanlığı sisteminin
kendine özgü yönleri vardır. Bu sistemde kuvvetler ayrılığı ilkesi parlamenter sisteme
göre daha katı benimsenmektedir. Ancak kuvvetler ayrılığı ilkesinin etkili olabilmesi
devlet organlarının birbirlerini denetleyip sınırlandırabilmesine bağlıdır. Kuvvetler
ayrılığı sistemi siyasi iktidarın diktatörleşmesini engellemeye yönelik bir sistemdir. Bu
sistemde denge ve denetim mekanizmalarının düzgün kurulmaması veya doğru
işletilmemesi bireysel özgürlüklerin zedelenmesine sebep olmaktadır. Dolayısıyla
Cumhurbaşkanlığı sisteminde de devlet organlarının birbirleri ile nasıl bir etkileşimde
bulunduğu toplumun çıkarları ve bireysel özgürlükler açısından büyük önem
taşımaktadır. Yasama, yürütme ve yargı organlarının nasıl kuruldukları ve birbirleriyle
etkileşimleri sistemin temel yönlerini oluşturmaktadır. Meclis seçimleri ile
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapısı, Cumhurbaşkanlığı kararnemeleri, Anayasa
Mahkemesi üyelerinin atanmaları gibi pek çok husus kuvvetler ayrılığı ilkesinin
uygulanmasına yönelik düzenlemelerdir. Bu çalışmada da kuvvetler ayrılığı ilkesinin ne
olduğu, nasıl ortaya çıktığı ve geliştiği incelenmiş ve daha sonrasında Cumhurbaşkanlığı
sistemindeki denge ve denetim mekanizmaları bu ilke doğrultusunda değerlendirilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 10 Issue: 2 |