Postmodern çağda, “mem”ler, insanlar arasında bilinçli oluşturulan ve hızla yayılan popüler kültür unsurlarıdır ve görseller, videolar veya kelime kombinasyonları gibi mizahi içeriklere sahiptir. “Mem”ler genellikle toplumsal olaylara, popüler kültür ikonlarına veya günlük yaşamın komik ya da ironik yanlarına atıfta bulunur. Bu nedenle “mem”leri anlamak ve yorumlamak postmodernizmin karmaşıklığına ve özgünlüğüne dayalı bir süreçtir. Bu süreçte ironi, metinler arası ilişkiler, değişkenlik ve parçalanmışlık gibi özellikler ön plana çıkar. “Mem”leri anlamak ve yorumlamak, sürekli değişen ve çeşitlilik gösteren bir yaklaşım gerektirdiğinden bireylerin de “mem”leri anlama sürecinde sosyal, kültürel ve psikolojik faktörlerin etkili olduğunu göz önünde bulundurmak yerinde olacaktır. Eğitim seviyeleri, toplumsal değerler, kişisel ilgi alanları, politik görüşler ve kültürel farklılıklar bu unsurlar arasındadır. Yeni teknolojiler, toplumsal ve günlük yaşamdaki birçok şeyi değiştirdiği gibi mizah anlayışını da etkilemiş, bugün mizah, anlık olarak üretilen ve aynı anda hızla tüketilen fenomenler haline gelmiştir. Eğlence, alay etme ve sarkastik dil üzerine kurulu mizah, geçmiş yıllarda benimsenen mizah anlayışından farklı bir konumda bulunmaktadır. Bu problem doğrultusunda araştırma, nitel verilere dayalı derinlemesine mülakatlarla, yaşlı bireylerin “mem”leri mizahi unsurlar olarak nasıl anlamlandırdıklarını ortaya koymayı amaçlamaktadır. Ulaşılan önemli sonuçlar arasında, katılımcıların mizah tüketimi söz konusu olduğunda “geçmişe özlem” ve “siyaset vurgusu”na dair görüş belirttiği, yaşlı bireylerin mizah fenomenini geçmiş ile karşılaştırdığı ve siyasi çerçevede değerlendirdiği görülmektedir. Bununla birlikte, memetik bağlamda mizah anlayışı, bireylerin medya repertuvarları göz önünde bulundurulduğunda değişkenlik göstermektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | July 4, 2024 |
Submission Date | January 9, 2024 |
Acceptance Date | March 30, 2024 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 7 Issue: 2 |