Bu çalışma Demokrasi ve Özgürlükler Adası olarak düzenlenen Yassıada ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan Güney Afrika’daki Robben Adası’nın hafıza mekânları olarak nasıl kurgulandıklarını karanlık miras konusu bağlamında tartışmaktadır. Farklı coğrafyalarda kendilerine özgü tarihsel, politik ve toplumsal geçmişe sahip ve tarihsel olarak cezalandırma, tecrit etme, acı çekme ve ölümle özdeş düşünülen bu iki mekânın yaşadığı dönüşüm dikkate değerdir. Adaların benzer ve/veya farklı temalar ekseninde hem maddi hem de maddi olmayan müdahalelerle yeniden düzenlenmesi ve ziyarete açılması incelenmektedir. Bu bağlamda ulus-devletlerin karanlık geçmişleriyle yüzleştikleri yerlerden biri olarak inşa edilen hafıza mekânlarının politik amaçlar doğrultusunda toplumsal belleğe nasıl eklemlenmeye çalıştığı sorunsallaştırılmaktadır. Aynı zamanda karanlık miras yönetimi ile hafıza mekânlarının ticari kaygılar güden turizm merkezleri olarak sunulması arasındaki ilişki ele alınmaktadır. Bu çalışma ayrıca hafıza mekânlarının karanlık mirasın sergilendiği ve belli söylemlerle desteklendiği alanlar olarak farklı toplumsal aktörlerin hak ve katılım taleplerini ne kadar gözettiğini sorgulamaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 29, 2022 |
Submission Date | October 28, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 25 Issue: 2 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.
Sosyoloji Araştırmaları Dergisi / Journal of Sociological Research
SAD / JSR