Bir hizmet hareketi olarak
başlayan Gülen cemaati önce paralel devlet yapılanmasına bürünmüş ardından 2010ların
başından itibaren de terör örgütü haline gelmiştir. Bu örgüt, 15 Temmuz 2016
gecesi Türkiye tarihindeki en korkunç ve kanlı darbe girişimlerinden birisine
liderlik etmiştir. Ancak, Türk halkı bu darbe girişimini örnek bir direnişle
bertaraf etmiştir.
15 Temmuz gecesi
yapılan bu darbe girişiminin yaklaşık yarım asırlık bir hazırlık süreci
bulunmaktadır. Bu hazırlık sürecinde örgüt devletin mülkiye, askeriye ve yargı
gibi stratejik kurumlarında kadrolaşmış, önemli makamlarda önemli rakamlarla
yer bulmuşlardır. Bu terör örgütünün kadrolaştığı alanlardan biri de örgütün
kuruluş ve gelişme aşamalarında oldukça önem verdiği eğitimdir. FETÖ/PDY, yüksek öğretim kurumlarında örgütlenmeyi stratejik bir öncelik olarak değerlendirmiş
ve elindeki tüm imkanlarla hem devlet hem de vakıf üniversitelerinde hızla
örgütlenmiştir.
Bu makalenin amacı
Fetullahçı Terör Örgütü’nün akademide ne durumda olduğunu ortaya koymaktır.
667, 672, 675, 677 ve 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler ile ihraç edilen
akademisyenlerin ve bulundukları üniversitelerin analizi yapılarak Fetullahçı
Terör Örgütünün akademide nasıl bir gelişim kaydettiği, hangi bilim alanlarına
önem verdiği ve örgütte bulunan akademisyenlerin ve yapılandıkları
üniversitelerin profillerini ortaya koymaya çalışmaktadır.
The Gülen community, which started as a service
movement, first became a parallel state structure and then was converted into a
terrorist organization from the beginning of 2010. This organization led one of
the most horrific and bloody coup attempts in Turkey on July 15, 2016. However,
the Turkish people have overcome this coup attempt with an exemplary
resistance.
This coup attempt, which took place on July 15th, has
about half a century of preparation. In this preparation process, the
organization has been staffed in strategic institutions such as the state,
military and judiciary, and they have found important positions in important
institutions. One of the areas where this terrorist organization is staffed is
the education sector that the organization attaches great importance since its
establishment and development stages. the Fetullahist Terrorist Organization
(FETO) had considered organizing in higher education institutions and filling
both the state and the foundation universities with FETO sympathizers as a
strategic priority.
The purpose of this article is to reveal the situation
of the Fetullahist Terrorist Organization in the academy. By analyzing the
academicians who has been dismissed from public service through Decrees of Laws
No. 667, 672, 675, 677 and 679 and their universities, the article aims to
reveal how FETO, previously Gulen Movement, made progress in Turkish Academia,
which scientific areas it attaches importance to as well as the profile of the
academicians who are in the organization in terms of their respective
universities.
Subjects | Political Science |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | May 30, 2017 |
Submission Date | January 31, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 3 Issue: 5 |
STRATEGIC PUBLIC MANAGEMENT JOURNAL © 2015 is licensed under Creative Commons Attribution 4.0 International