Köklü bir tarih ve kültüre sahip olan Türkler, mimari eserleriyle Dünya mimarlık tarihinde seçkin ve kapsamlı bir yere sahiptir. Tarihi süreçte Türklerin inşa ettikleri ve kendi kültürleriyle yoğurarak ortaya koydukları geniş mimari yelpazede dikkat çeken yapı türlerinden biri de hamamlardır. Bu makalede birçok açıdan özgün bir yan bulduğumuz Türk hamamının mimari özgünlüğü tartışılmak istenmiş ayrıca Türk toplumunun tarihi süreçte kendine ait kültür, gelenek ve karakteriyle yoğurup, özgün bir mimari, işlev ve sosyal karakter kazandırdığı hamam yapısının menşe problemine odaklanılmıştır. Bu durum Türk hamam mimarisinin oluşumunda menşe olarak görülen uygarlıklarla diğerleri tarafından ortaya konan hamam/banyo yapılarını inceleme zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır. Bunlar arasında Antik Yunan, Roma, Bizans, Mezopotamya, Eski Mısır, İran, Arap, Hint, Rus, Uzakdoğu ve Avrupa uygarlıkları sayılabilir. Türk hamamlarının özgün mimarisini ortaya koymak için Türkiye ve Türkiye dışında hüküm süren Türk devletlerinin hamam yapıları incelenmiş, farklı coğrafya ve farklı zaman diliminde inşa edilen bu yapıların ortak özelliklere sahip oldukları tespit edilmiştir. Ayrıca söz konusu yapıların diğer uygarlıklar tarafından inşa edilen aynı tür yapılarla farklı yönleri ortaya çıkarılmıştır. Analiz sadece mimariyle sınırlı kalmamış aynı zamanda bu yapıların kullanımındaki farklılıklar ve her uygarlığın bu yapılara kendi gelenek görenekleri içinde yüklediği anlamlar da ortaya konmaya çalışılmıştır. Tüm bunların yanında farklı uygarlıklar tarafından yıkanma yapılarına verilen adlar etimolojik olarak incelenmeye çalışılmış ve adlandırma problemine de değinilmiştir. Bu sayede söz konusu yapılara verilen adların kullanım şekilleriyle alakalı olduğu da ortaya konmaya çalışılmıştır. Böylelikle Türk hamamının her anlamda özgün bir yapıya sahip olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu makalenin üretildiği "Kütahya Hamamları (12.-19. YY) ve Türk Hamamlarının Özgünlüğü" adlı tez çalışmamın oluşturulma sürecinde engin bilgi ve tecrübesiyle bana her daim yardım eli uzatan sayın danışman hocam Prof. Dr. Canan Parla’ya derin teşekkürlerimi sunarım.
Cleansing action is a natural need for humans. In this direction, structures have been built to meet the need for cleansing since the beginning of human history. Bath structures, encountered in all ancient civilizations of the world, are an indispensable type of architectural structure for humans. While each civilization builds its architectural culture, it also includes many facts belonging to its own traditions. Thus, each civilization creates its own unique architectural spectrum consisting of many building types. Baths are also included in this architectural range. Therefore, when examining a building type, the traditions of the civilization that created it cannot be ignored and cannot be separated from its traditions. In this context, as in every civilization, Turks have a unique architectural culture. Baths are one of the building types that make up this architectural culture. Turks, who have a deep-rooted history and culture, have a distinguished and comprehensive place in the world architecture history with their architectural works. Baths are one of the types of buildings within the wide architectural scale built by the Turks in the historical process and kneaded with their own cultures. The subject of this article is whether the Turkish bath has a unique architecture or not. Three assumptions are generally encountered regarding the issue of whether the Turkish bath has a unique architecture. One of them is that the Turkish bath has its own architecture, the other is that it is a continuation of the Roman baths, a miniature and reflection of them, and the last one is an architecture that contains the features of the Roman and Byzantine baths and corresponds to the duality of the East and West worlds. The architectural originality of the Turkish bath, in which we found a unique aspect in many ways, and the problem of origin is focused. This situation has revealed the necessity of examining the bath structures established by other civilizations and civilizations which are seen as the origin of the formation of Turkish bath architecture. These include Ancient Greek, Roman, Byzantine, Mesopotamian, Ancient Egyptian, Persian, Arabian, Indian, Russian, Far Eastern and European civilizations. To reveal the original architecture of Turkish baths, Turkish bath structure of the Turkish states reigned inside and outside of Turkey has been examined and it has been determined that these structures built in different geographies and different time periods have common technical features. In addition, it reveals different aspects of the aforementioned structures from same type of structures built by other civilizations. The analysis is not only limited to architecture, but also the differences in the use of these structures and the meanings that each civilization ascribes to these structures within their own traditions. In addition to all these, the names given to the bathing structures by different civilizations are tried to be examined etymologically and the naming problem is also mentioned. By this means, it has been revealed that the names given to these structures are related to the way they are used. In this way, it was concluded that the Turkish bath has a unique structure in every sense.
Turkish Hamam Turkish architecture Originality Turkish geography Hamam architecture Turkish bath Bath architecture
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | REVIEW |
Authors | |
Publication Date | December 20, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 30 Issue: 2 |