Turkey had to turn to more protectionist policies in the 1930s in order to preserve its economic structure due to the impact of the World Economic Crisis of 1929. The decline in the price of agricultural products due to the crisis has negatively affected Turkey, whose source of income depends largely on agricultural production. Accordingly, the emergence of a foreign trade deficit has reduced the value of Turkish money. Thus, to combat the crisis and ensure the balance of foreign trade in order to protect the value of money has become one of Turkey's most important economic targets. During this period, Turkey took important decisions to protect its commercial interests and instead of paying money in trade, the understanding of selling goods in exchange for goods was adopted.
In this process, some countries have not entered into a trade agreement in order to have little trade relations with Turkey or to protect their interests. One of these states is Brazil. Although Brazil has exported a significant amount of coffee to Turkey for years, it has received almost no goods from Turkey. Brazil's unilateral profit-oriented trade approach has attracted attention due to the trade relations that have been reconsidered with the impact of the crisis. Turkey, which considers ensuring the balance of foreign trade as its most important economic policy, has concluded new agreements with Brazil since 1933. During the period of Atatürk, Turkey-Brazil trade relations showed an interesting development in terms of foreign trade balance. In this study, it was tried to show how the commercial relationship between the two countries developed during the reign of Atatürk.
Brazil Coffee Foreign Trade Balance Modus Vivendi Trade in Atatürk’s Period Brazil, Coffee, Foreign Trade Balance, Modus Vivendi, Trade in Atatürk’s Period
Türkiye, 1929 Dünya Ekonomik Krizinin etkisi ile iktisadi yapısını korumak amacıyla 1930’lu yıllarda daha korumacı politikalara yönelmek zorunda kalmıştır. Kriz nedeniyle tarım ürünlerinin fiyatının düşmesi, gelir kaynağı büyük oranda tarım üretimine bağlı olan Türkiye’yi olumsuz etkilemiştir. Buna istinaden dış ticaret açığının ortaya çıkması Türk parasının kıymetini düşürmüştür. Dolayısıyla krizle mücadele etmek ve paranın değerini korumak için dış ticaret dengesini sağlamak Türkiye’nin en önemli iktisadi hedeflerinden biri haline gelmiştir. Türkiye bu dönemde ticari çıkarlarını korumak adına önemli kararlar almış ve ticarette para ödemek yerine mal karşılığı mal satmak anlayışı benimsenmiştir.
Bu süreçte bazı ülkeler Türkiye ile ticari ilişkilerinin az olması ya da menfaatlerini korumak adına ticari bir anlaşma yapmamışlardır. Bu devletlerden biri de Brezilya’dır. Brezilya, yıllardır Türkiye’ye önemli miktarda kahve ihraç etmesine rağmen Türkiye’den neredeyse hiç mal almamıştır. Krizin etkisi ile yeniden gözden geçirilen ticari ilişkilere istinaden Brezilya’nın tek taraflı kâr amaçlı yürüttüğü ticaret anlayışı dikkat çekmiştir. Dış ticaret dengesini sağlamayı en önemli iktisadi politikası olarak kabul eden Türkiye, 1933 yılından itibaren Brezilya ile yeni anlaşmalar yapmıştır. Atatürk döneminde dış ticaret dengesi açısından Türkiye-Brezilya ticari ilişkisi ilgi çekici bir gelişim göstermiştir. Bu çalışmada Atatürk döneminde iki ülke arasındaki ticari ilişkinin nasıl bir gelişim gösterdiği ortaya konmaya çalışılmıştır.
Brezilya Kahve Dış Ticaret Dengesi Modus Vivendi Atatürk Dönemi Ticaret Brezilya, Kahve, Dış Ticaret Dengesi, Modus Vivendi, Atatürk Dönemi Ticaret
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 13, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 54 |
Selçuk University Journal of Studies in Turcology is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).