Zayn al-Din al-Kasẖiī is one of the important scholars of Islamic thought, which we call post-classical. He was a student of Fahruddin al-Rāzī (d.607/1210) and took lessons from him. There is little information about Zayn al-Din al-Kashshī's life in the sources. However, it can be said that his works were known and had a reputation among those who lived in his time and those who came after him. There is no exact information about the date of his death. According to our examination of his works, Kashshī died between 1210-1228. According to the information given by Khaled el-Rouayheb, it is possible that al-Kashshī died between these dates, in 1221-1222, during the raids and massacres suffered by the people of Nishapur and Herat by the Mongols. When we look at his existing works, we can say that al-Kashshī has a versatile scientific personality like his contemporary authors. Because he produced works in the fields of philosophy, theology, and logic. The work that brought Kashshī to prominence in Islamic thought is Ḥadāiq al-Ḥaqāiq. Another well-known work of al-Kashshī for which commentary was written is Muqaddimah. Kashshī's Ḥadāiq al-Ḥaqāiq consists of the trilogy of logic, nature, and theology. It can be said that his classification is based on Avicenna's Remarks and Admonitions. We had previously brought the logic section of al-Kashshī's Ḥadāiq al-Ḥaqāiq, which consists of logic, nature, and theology sections, into our language by translating and creating a critical text of it. During our later studies, we came across his work, which is called al-Mûjaz fi al-Mantiq. This work is in agreement with Ḥadāiq al-Ḥaqāiq and the Muqaddimah, whose commentary we have, in terms of form and content. While Kashshī built the subjects of logic on the duo of conception and assent in Ḥadāiq al-Ḥaqāiq, he did not examine conception and assent under separate headings in al-Mûjaz fi al-Mantiq but directly addressed the subjects within the scope of conception and assent. However, we added relevant headings to the critical text and translation. In al-Mūjaz fi al-Mantiq, al-Kashshī's work was concise and did not go into detail. Thus, it can be said that the author probably wrote the work on the basis of a practical need. Our work has two phases: first, the work is edited and translated into our language in the hope that new meanings will emerge for those interested. Second, the work is evaluated in terms of its classification and content. According to our research, there is only one copy of his work, and it has not had a critical edition nor been published before. In al-Mūjaz fi al-Mantik, al-Kashshī differs from other logicians in his views on the converse and contraposition of modal propositions and the conclusion of modal syllogisms. These different views of his were criticized by most of the leading authors after him. For example, Hunajī (d.646/1248) in Kashf al-Asrār, Abharī (d.663/1265) in Kashf al-Haqā'iq fi Tahrīr al-Daqā'iq, Urmawī (d.682/1283) in Maṭāliʿ al-Anwār, Qutbuddīn al-Rāzī (d.767 /1365) in Lawāmiʿ al-Asrār fi Sharh Maṭāliʿ al-Anwār, al-Kātibī (d.675/1277) in Sharḥ Kashf al-Asrār, Samarqandī (d.722/1322) in Qistas al-Afkār and Sharḥ Qistas al-Afkār referred to al-Kashshī by name.
Zeynuddin el-Keşşî (ö.607/1210-625/1228), klasik sonrası İslam düşüncesinin önemli isimlerinden biridir. Fahreddîn er-Râzî’nin (ö.607/1210) öğrencisidir ve ondan ders almıştır.
Zeynüddin el-Keşşî'nin hayatı hakkında kaynaklarda az bilgi bulunmaktadır. Ancak eserlerinin kendi döneminde yaşayanlar ve kendisinden sonra gelenler tarafından bilindiği ve bir şöhrete sahip olduğu söylenebilir. Ölüm tarihi hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Eserleri üzerinde yaptığımız incelemeye göre Keşşî 1210-1228 tarihleri arasında vefat etmiştir. Halid er-Ruayheb'in verdiği bilgiye göre el-Keşşî'nin 1221-1222 yıllarında Nişabur ve Herat halkının Moğollar tarafından uğradığı baskın ve katliamlar sırasında ölmüş olması muhtemeldir. Mevcut eserlerine baktığımızda el-Keşşî'nin çağdaşı müellifler gibi çok yönlü bir ilmî kişiliğe sahip olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü o, felsefe, kelam ve mantık alanlarında eserler vermiştir. Ancak Keşşî’yi İslam düşüncesinde bilinir kılan eseri Hadâiku’l-Hakâik’tir. Mukaddime de Keşşî’nin bilinen diğer bir eseridir. Keşşî’nin Hadâiku’l-Hakâik isimli eseri; mantık, tabiat ve ilahiyat üçlemesinden oluşmaktadır. Onun bu üçlemesi İbn Sînâ’nın İşaretler ve Tembihler isimli eserinin tasnifini benimsediğini gösterir. Biz daha önce Keşşî’nin mantık, tabiat ve ilahiyat bölümlerinden oluşan Hadâiku’l-Hakâik’inin mantık bölümünü tahkik ve tercüme ederek dilimize kazandırmıştık. Daha sonraki çalışmalarımız sırasında onun el-Mûcez fi’l-Mantık isimli eseriyle karşılaştık. Onun bu eseri suret ve içerik bakımından Hadâiku’l-Hakâik ve elimizde şerhi olan Mukaddime ile uyum içindedir. Keşşî, Hadâiku'l-Hakâik'te mantık konularını tasavvur ve tasdik ikilisi üzerine inşa ederken el-Mûcez fi'l-Mantık'ta böyle bir tasnif yapmamış konuları doğrudan tasavvur ve tasdik kapsamına girecek şekilde ele almıştır. Ancak biz ilgilisine yol göstereceği ümidiyle tahkik metnine ve tercümeye ilgili başlıkları ekledik. Keşşî el-Mûcez fi’l-Mantık’ta konuları özlü olarak ele almış ve ayrıntılara girmemiştir. Bu yüzden eserin pratik bir ihtiyaca binaen yazıldığı söylenebilir. Çalışmamız iki katmanlıdır: Birincisi, ilgililerine yeni anlamların doğacağı ümidiyle eserin edisyon kritiği yapılmış ve eser dilimize tercüme edilmiştir. İkincisi, eser, tasnifi ve içeriği bakımından değerlendirilmiştir. Tespitlerimize göre eserin tek bir nüshası bulunmaktadır ve daha önce üzerine herhangi akademik bir çalışma yapılmamıştır. Keşşî, el-Mûcez fi’l-Mantık'ta modal önermelerin düz ve ters döndürülmeleri ile modal kıyasların sonuç vermeleri noktasında diğer mantıkçılardan farklı düşünmektedir. Onun bu farklı görüşleri kendisinden sonraki önde gelen müelliflerin çoğu tarafından eleştirilmiştir. Mesela Hunecî (ö.646/1248) Keşfu’l-Esrâr’da, Ebherî (ö.663/1265) Keşfu’l-Hakâik fi Tahrîri’d-Dekâik’te, Urmevî (ö.682/1283) Metâliu’l-Envar’da, Kutbuddîn er-Râzî (ö.767/1365) Levâmiu’l- Esrar fi Şerhi Metâliu’l- Envar’da, Kâtibî (ö.675/1277) Şerhu Keşfi’l-Esrâr’da, Semerkandî (ö.722/1322) Kıstasu’l-Efkâr ve Şerhu Kıstasu’l-Efkâr’da isim vererek Keşşî’ye atıfta bulunmuştur.
Makalede farklı açılardan yardımlarını gördüğüm Necmettin Pehlivan'a teşekkür ederim.
Zeynuddin el-Keşşî, klasik sonrası dediğimiz İslam düşüncesinin önemli isimlerinden biridir. Fahreddîn er-Râzî’nin (ö.1210) öğrencisidir ve ondan ders almıştır. Keşşî’yi İslam düşüncesinde bilinir ve şöhretli kılan eseri Hadâiku’l-Hakâik’tir. Bu eserinden başka Mukaddime isimli eseri de bilinen ve üzerine şerh yazılan bir eseridir. Keşşî’nin Hadâiku’l-Hakâik isimli eseri mantık, tabiat ve ilahiyat üçlemesinden oluşmaktadır. Onun bu üçlemesi İbn Sînâ’nın İşaretler ve Tembihler isimli eserindeki geleneği sürdürmüştür. Biz daha önce Keşşî’nin mantık, tabiat ve ilahiyat bölümlerinden oluşan Hadâiku’l-Hakâik’inin mantık bölümünü tahkik ve tercüme ederek dilimize kazandırmıştık. Daha sonraki çalışmalarımız sırasında onun el-Mûcez fi’l-Mantık isimli eseriyle karşılaştık. Onun bu eseri suret ve içerik bakımından Hadâiku’l-Hakâik ve elimizde şerhi olan Mukaddime ile mutabakat içindedir. Keşşî el-Mûcez fi’l-Mantık isimli bu eserinde konuları özlü olarak ele almış ve ayrıntılara yer vermemiştir. İhtimal ki müellif bu eserini öğrencilere faydalı olması düşüncesiyle diğer eserlerinden özlü olarak alarak mantık konularını toplamıştır. Biz de bu makalede kendimize ser levha yaptığımız başlık ile mantık konularını özlü bir şekilde ele alan bu eseri tahkik ve tercüme ederek dilimize kazandırmak ve ilgilerin istifadesine sunmayı amaçladık. Görebildiğimiz kadarıyla onun bu eserinin tek bir nüshası vardır ve daha önce tahkik ve neşri yapılmamıştır. Keşşî’nin el-Mûcez fi’l-Mantık isimli bu eserine, Hadâiku’l-Hakâik isimli eserine ve Mukaddime isimli eserine Fahreddin el-Bendehî tarafından yapılan şerhe baktığımızda onun modal önermelerin düz döndürülmeleri ve ters döndürülmeleri ile modal kıyasların sonuç vermeleri noktasında diğer mantıkçılardan farklı düşündüğü noktalar olduğunu görüyoruz.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Islamic Studies (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2023 |
Submission Date | November 15, 2023 |
Acceptance Date | December 30, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 12 |