Yeni
kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ekonomik yönden kalkındırmak için ülkenin
yeraltı ve yerüstü kaynaklarının etkili bir biçimde kullanılması gerekiyordu. Bu
bakımdan sanayinin bel kemiğini oluşturan maden ve elektriğin yurt içinden kolay
ve ucuz bir şekilde elde edilmesi oldukça önemli bir yer teşkil etmekteydi. Bu
bağlamda 1925’te Türkiye Sanayi ve Maadin Bankası kuruldu. Ekonomik durumu ve
teknik imkânları nispetinde devraldığı sanayi tesislerini belirli bir seviyeye
ulaştıran banka, madencilik alanında kapsamlı çalışmalar yapamadı. Bunu
gerçekleştirmek için Mustafa Kemal Atatürk’ün direktifleriyle 1935’te bir
iktisadî devlet teşekkülü olan Etibank kurulmuştu. Banka, Türkiye’nin yeraltı ve
yerüstü kaynaklarını modern tesisler vasıtasıyla ve yüksek verimlilik
anlayışıyla çıkarıp, işleyerek ilgili kurumlara dağıtacaktı. Kurduğu
hidroelektrik ve termik santraller ile Türkiye’nin enerji ihtiyacının önemli
bir kısmını karşılayacaktı. Aynı zamanda kurum bünyesindeki tesislerin işletme
giderlerinin karşılanması ve halkın birikimlerinin güvenilir bir yerde
değerlendirilmesi için 1955’ten itibaren bankacılık faaliyetine başlanacaktı. Bu
çalışma ile Etibank’ın kuruluşu, faaliyet gösterdiği alanlar ve Türkiye
ekonomisine yapmış olduğu katkılar üzerine bir değerlendirme yapılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 38 Sayı: 66 |